Toplam yorum: 3.090.135
Bu ayki yorum: 733

E-Dergi

HarunSinanDemirdöven Tarafından Yapılan Yorumlar

İslam dinin ve müslümanların özellikle 11 eylül saldırılarından sonra zan altında kalması ve İslma ın büyük ve derin hoşgörü ve sevgi anlayışının zedelenmesi nedeni ile ayrıca kimi insanların cihadı farklı algılayarak masumları cezalandırma gibi delaletlere düşmesinden sonra bu ve bunun gibi eserlerin aslında ne derece aydınlatıcı olduğu birkez daha gün yüzüne çıkmaktadır. Zira bilinmektedir ki islam savaşın değil barışın, düşmalıkların değil kardeşliğin,nefretin değil hoşgörünün egemen olduğu bir dindir o halde bunu farklı algılamak yerine ehli insanlardan cihadı açık manasını ve İslam da savaş ve barışın yerinin öğrenilmesi en akıllıca iş olacaktır...
Hermynia Zur Mühlen in bu eseri kesinlikle bir sosyal psikolojinin birey üzerine etkilerini veren bir eser diyebilirim.Değişen dünya düzeni içerisinde şu küçük dünyamız o denli korkunç olaylara tanıklık etmiştir ki anlatılamaz.Bazı zamanlar çoğumuz dünyayı batsın bu dünya çığlıkları arasında suçlarken daima kendimizi iyilerin tarafında görmüşüzdür fakat aslında bu dünyanın kötülüklerinin anasının evlatları da bizler değilmiyiz?Yaşanan tüm olayları ve özellikle asrın cinayetler dizisinden biri olan Nazilerin soykırım günlerini daima Yahudi insanların ağıtları altında dinlemekten bıkmış olanlar ya da mazlum bir halkı dinleyerek objektivitesini perdeleyenler için suçluların ağzından dinlenmesi gerekenlerde vardır diyerek okumalısınız bu eseri ve insanı insana karşı büyük bir düşmanlık psikolojisine iten ögeleri de öğrenmelisiniz ve hepimiz tıpkı naziler gibi yargısız infazları değil tarafsız gözlemciliğin vazifesini yapmalı ve bu kez her zaman haksız zalim vs. diye yargıladığımız insanların dilinden onları buna nelerin sevkettiğini dinlemeliyiz.YARINLARDA YENİ SOYKIRIMLAR OLMAMASI VE İNSANLIĞIN ARTIK BARIŞI KEŞFETMESİ İÇİN...
"Okuduğum her eserin içinde yaşıyorum" diyordu yumurta kanatlı adamlar kitabında yazar..okuduğum her kitabın içinde yaşamak ve onunla bütünleşerek kahramanalarından biri haline gelmek.İnanıyorum ki Yüzüklerin Efendisi pek çok okuyucunun içinde yaşadığı bir eser aksi takdirde yarım yüzyıl boyunca bu denli geniş bir kitleye hitap etmesi ve filminin rekorlara tırmanması mümkün dahi olmazdı.pe çok eser her ne kadar Türkçeye çevirilirken özünü kaybedip yeteri kadar okuyucusuna asıl ruhunu veremiyor gibi düşünülse de pek çok eser aslında bunu inkar edercesine Türkçe çevirisi ile başlı başına Türk okuyucusunu cezbetmektedir. Özellikle Kitabı tercih eden ya da açıkçası ilk olarak fırsat bu fırsat diyerek yayınlayan metis yayınlarını da yayınladığı eserleri bu denli büyük yapıtlar arasından seçtiği içinde tebrik etmek gerekir.Tolkien'in bu eşsiz yapıtı hem okuyucuya gerekir şekilde hitab etmekte hemde okuyuculuk vasfını hayatına yayan ve devamlı okuyucular sınıfından olan insanların özellikle bir süre içinde yaşayabilecekleri ve etkisini uzun bir dönem taşıyacakları bir kitap.Kitabın yazarı, yayınevi, tarzı ve okyucuların geniş bir ısmını kendisine bağlaması dahi insanı kendisine çeken bir unsur. Bununla beraber okuyan herkesin bunun haklılığına onay vereceği kadar büyük ve klasikler arasında önemli bir paydaya sahip bir yapıt.Okumayanalar için hala çok geç sayılmaz ve hala içinde yaşanılası eserler olduğunu kanıtlamakta benzeri olmayan kitablardan biri...Okuyun bana hak vereceksiniz....
Demokrasinin gürültülü adımlarla uzaklaştığı bir dönemde demokrasi adına konuşan birinin olması ve 28 Şubatına olan tepkisini demokratik bir dille ve açıkça beyan ederek belli bir kesimin hedefi bile olmayı göze alan Nazlı Ilıcak eminim ki bu tavrı ile devam ettikçe Türk aydınları arasında gereken yerini alacaktır.Ayrıca eserde vurguladığı gerçekler malesef herkesin de söylediği gibi Türkiye nin acı gerçekleridir ve okunmaya değer..
Ruşen Çakır pek çok eseri ile ses getirdiği gibi bu eseri ilede ses getirecek gibi zira Hizbulllah ismi ile tanınan örgüt malesef o kadar derin gizlilikler içerisinde yaşamakta ki anlatılamaz.Özellikle islami hareket içerisinde bulunan pek çok kişinin uzun yıllar bir direniş hareketi veya bir özgürlük hareketi olarak tanıdığı bu grup malesef ilgişnç ve içinden çıkılmaz olan gerçek yüzünü acı bir şekilde ortaya sermiştir. Kitap Hizbullahın dünyada ki yerinede değinmekle beraber aslında bu örgütün anlaşılmazlığını ve ideolojik karmaşasını da aktarıyor...