E-Dergi

Kastamonumuzun kıymetli değeri Halime Çavuş kitabını 5.sınıf öğrencisi kızım benden önce okudu. Önemli değerlerimizi bir çocuğun bile elinden bırakamadan okudu bir kitapla akıcı bir üslupla bize aktarab yazarımıza teşekkür ederiz.

İnsanların, geleneksel yollarla doğmak yerine laboratuvar ortamında üretildiği ve Alfa, Beta, Gama, Delta ve Epsilon gibi kast sistemlerine ayrıldığı , her bireyin doğduğu sınıfa uygun şekilde şartlandırılarak topluma tam uyum sağladığı, duygular, sanat, din ve bireysel özgürlük yok edildiği; yerine anlık hazlar, tüketim kültürü ve soma adlı uyuşturucu ile sağlanan yapay mutluluk konduğu, okurken müthiş rahatsız edici bir distopik roman. Özellikle başlardaki “bebek kuluçka makinesi” diyebileceğimiz sistemin anlatıldığı kısımı okurken bir çok duyguyu birlikte hissediyorsunuz. Romanın sonlarında John ve Mustafa karakterinin felsefik sohbetiyle neden bu toplumda sanat, edebiyat, bireysellik ve özgürlük kavramlarının yasaklandığını anlıyoruz.

Hari ,tüm bu nedenlerin bireylerin çabalarıyla ortadan kalkamayacağını, tüm toplumun bu sebepleri ve toplumun kültürünü değiştirmek için birlikte hareket etmesi gerektiğini savunuyor. Kitap benim için çok çok etkileyiciydi. Geçen yıl Çalınan Dikkat kitabı da bende benzer bir etkiye sebep olmuştu. Yazarın bu hem kişisel deneyimler hem bilimsel çalışmaları birlikte sunma üslubunu çok seviyorum. Sizi tam anlamıyla tatmin ediyor. Sorunları ortaya atıp çözümsüz bırakıp gitmiyor. Kafanızda bir çok yeni fikirle bırakıyor sizi. Yapmanız gereken kitap bittikten sonra notlarınıza altı çizili yerlere geri dönüp hayatınızda neler değiştirebileceğinize bakmak. Sonra da başkalarının hayatını nasıl değiştirebileceğinizin ve nasıl yeniden bağlar kurabileceğinizin planını yapmak. Okuma grubumuz Evladım Sana Diyorum tam da bu kitapta bahsedilen bağ kurma ihtiyacına cevap veriyor. Minnettarım.

Bu kitapla ilgili 3 senede bu kadar az yorum ve okuma güncellemesi helmesine çok şaşırdım açıkçası. Çünkü çok rahatsız edici ve etkileyici bir distopya. Distopya okurunun ilgisini çekememiş olmasını reklam eksikliğine bağlıyorum. Kitabın en rahatsız edici kısmı içindeki distopik ögelerin bugğn sinyalini alıyor olmamız. çok keyifli bir okumaydı

Yaşar Bayraktarla 6.sınıflarla yürüttüğümüz kitap kılübünde Zerdali kitabını okuyarak tanışmıştım. 9 yaşındaki kızım da okuyunca başka kitabı olup olmadığını sordu. Bu kitabı da heöen edindik ve bu akşam bitirdi. “Anne sen de okumalısın.” dediğine göre çok etkilenmiş. Ellerinize sağlık sayın hocam.