E-Dergi

Kitapta gerçekle kurgu birbiri içine geçmiş bir bulmaca parçaları gibi çözülmeyi bekliyor. Bunu çözecek olan okuyucu. Ödüllü bu kitap okuyan da merak duygusu oluşturmayı başarıyor. Kimine göre sönük bir finalle bitse de kitabın kurgusu takdire şayan.

Yazar oldukça iyimser ve cesaret verici. İsteyen herkesin senaryo yazabileceğini belirtiyor. Bu konuyu öyle bir ustalıkla anlatıyor ki siz de gerçek bir senaryo yazabileceğinize inanıyorsunuz. Bu kitapta Sn. Akyürek senaryo yazımı ile ilgili oldukça çarpıcı ipuçları ve örnekler veriyor. Bunu okuduktan sonra senaryo yazabilir misininz bilmiyorum ama, senaryonun ne olup ne olmadığını çok iyi kavrayacaksınız.

Kitapta genel bir korku ve paranoya havası var. Uzayın ortasında tamamıyla savunmasız bir şekilde duran dünyamız gelebilecek her türlü tehlikeye açık. Dünyalar savaşı da aynen böyle başlıyor. Aniden gelen ve insanoğlu için çaresizlik dolu bir savaş bu. Çok kısa bir sürede, uzaylıların üstün teknolojileri ile başlattıkları katliyamda dünya nüfusunun dörtte üçü katlediliyor. Ama iki tarafın da hesaba kaymadığı küçücük bir ayrıntı savaşıon gidişatını değiştiriyor. Yazıldığı dönem gözönünde tutulduğunda H.G.Wells'e bilimkurgunun babası dememiz hiç de yanlış olmaz.

Kurgusal bir karakterle olabileceklere dikkat çeken A.Pirinçci ihtirasın, aşkın ve öfkenin her beden de en etkileyici şekliyle hayat bulabileceğini okurlarına anlatıyor. Gövde; içinde barındırdığı mizah, gerilim ve aşk öğeleri ile hayata bambaşka bir pencereden bakıyor. Kitabın cilt ve baskı kalitesi çok iyi.

İnsan zihni bazı zamanlar bizlere en korkutucu anlarımızı yaşatabilir. Yazarımız bu kitap da kabusun ve korkunun temeli olarak insan zihnini almış. Hastalıklı düşünceler, rahatsız beyinler kendi kendilerine cehennemi yaşatmışlar. Korku edebiyatından hoşlananların mutlaka okuması gereken klasik tadında öyküler sizi bekliyor.