E-Dergi

Çağrı bey, Cumhuriyetimizin şafağındaki figürlerden birisidir. 11. asırdaki Oğuz Yabgu oluşumu göçebe federasyonu mahiyetindeki bir “yoğunluk” tan ibaretti. Devlet bile denilemeyecek bu yapıyı Selçuk-Tuğrul-Çağrı üçlüsü imparatorluk haline dönüştürdü.Çağrı bey, Dandanakan öncesi yorumuyla Türk tarihini değiştirdi ve bugünkü varoluşumuzun oluşumunda rol oynadı. Tarih meraklılarına öneririm.

Dr. Ekdal Kadıköylü bir İstanbul beyefendisi. 1918'de doğmuş, 1942'de Tıbbiyeyi bitirmiş. Hep Kadıköyde yaşamış. Siyaserçi, sanatçı, osmanlı aristoratı, levanten ileri geleni vb. en seçkin tabakayla tanışmış. Hem onları, hem de Kadıköy, Bağdat caddesi, Feneryolu yerleşimini anlatıyor. Keşke yazdıklarına biraz daha derinlik ve kıvam katabilseydi. Yine de zevk duyarak okudum.

Akçasazın Ağaları üçlemesinin en iyisi. Yaşar Kemal Çukurovada çözülmekte olan feodalizmin romanını yazmış. Yine destan dilini, Yaşar Kemal dilini kullanmış ama kitap bir destan değil. İki ağa, çözülen ağalığı kinlerinde yaşatmaya çalışıyorlar.Ağalığın bütün unsurları kaybolmuş, sadece kin kalmış. ağalar bunu da kaybederlerse ağa olmaktan tamamen çıkacaklar. Var güçleriyle kinlerine sahip çıkıyorlar. Romanın eksenindeki ölçüsüz kin metoforunun nedeni bu. Yaşar Kemal bütün ustalığını göstermiş.

H.K.Kadri Vahdettin dönemi Kabinelerinde nazırlık yapmış bir siyasetçi. Mikusch’.un Atatürk üzerine yazılmış eserini çevirirken Kurtuluş savaşı ve Atatürk aleyhtarlığı yapmaya çalışıyor. Tükenmiş Osmanlının tükenmiş Nazırının gevezeliklerinden ibaret bir kitap.

Dünyada ve bölgemizde bir şeyler oluyor. Uluslar arası güç odakları adeta tarihi inşa ediyor. İçinde yaşadığımız için tam farkına varamadığımız bu oluşumlara KAYNAK yorumlarıyla, GÜRSES aktardığı malumat yüküyle katkıda bulunuyor. Dünya siyasetinde ne olup bittiğini merak ediyorsak bu kitabı değerlendirmekte yarar var.