Toplam yorum: 3.086.814
Bu ayki yorum: 6.501

E-Dergi

ismail_atan Tarafından Yapılan Yorumlar

23.05.2011

Ben kitaptan anlamıyorum sanırım.

Sinan Yağmur bir garip adam. Helal olsun tutturmuş. Bu kadar kötü bir anlatımla, bu kadar bozuk ifadelerle nasıl bu kadar çok satıyor ve okunuyor bu kitap anlayamıyorum. Mevlana ve Şems'i meta olarak kullanan herkes iyi satıyor gerçi. İlk kitapta da kendi çelişkilerini, tükürdüğünü yalamasını bir bir yazmıştım; ama bu sefer vaktimi boşa harcamak istemiyorum. Para kazanmak için mükemmel bir yol. Al Mevlana'yı, al Şems'i... İskender Pala'dan, Nazan Bekiroğlu'ndan iki alıntı yap, biraz süsle sonra muhteşem satış sayısını yakala. Bu mutluluğun verdiği haz paha piçilemez.
23.05.2011

İnsanoğlu ne garip! Ben okudukça kendi insanlığımdan utandım. İçinde bulunduğum sosyo-siyasal yapıdan, kendi cahilliğimizden utandım. Daha pek çok şeyden utandım; ama dile getirmek benim için oldukça zor. Bir baba resmi çizdim Hrant'ı okurken. Hepimiz gibi, hepimizin babası gibi... Bir de köprü canlanıyor artık zihnimde. İki kocaman kolunu kocaman açmış ve önyargılı insanları birbirine kavuşturmaya çalışan bir Hrant köprüsü... O köprüyü yıkanları, o güvercini vuranları lanetliyorum içimden. Bir babaya kıyanları, çocukları yetim koyanları, bizi köprüsüz bırakanları lanetliyorum defalarca ve defalarca... "Hepimiz Hrant'ız, hepimiz Ermeniyiz." demiyorum belki; ama "Hepimiz insanız, hepimiz kardeşiz." demeyi istiyorum; ama bu dünya böyle. İlk cinayet nasıl bir kardeşin kardeşi vurmasıysa, hâlâ aynı vahşi dünyada kardeş kardeşi vurmaya devam ediyor. Tûba Çandar'a kocaman bir teşekkür. Önyargılarımı altüst edip tabularımı yerle bir ettiği için.
21.02.2011

Hani yalanlar vardır, mazur görülür. Hani hatalar vardır, affedilir. Kardeşimiz, bazen evladımız, kimi zaman sevdiğimiz... Onlar her ne kadar hata yapsalar da içimizdeki engin sevgi, o hataların hepsini örter.
Hüseyin Köseoğlu dil baımından, anlatım bakımından oldukça vasat bir kitap yazmış. Belki gerçek yaşamın yansıması, belki bir kurgu... Köseoğlu aklına ne geldiyse aceleyle satırlara dizivermiş. Ne dile ne yazıma dikkat etmiş; ama öykü kurtarıyor kitabı ve ben Hüseyin Köseoğlu'nu mazur görüyorum kendimce. Her ne kadar eleştirel yanım ağır bassa daCan'ın hatrı için, Elif'in sevdası için ve Ufuk'un sıcacık dostluğu için susuyorum.
21.02.2011

Ayşe Kulin'in okuduğum ilk yapıtı. Bu tür kitapları okudukça zihnimde bambaşka sorular şekilleniyor. Kitaba dair belki de sormam gereken sorulardan biri şu: Neden sürekli Ahmet Reşat'ın suçsuzluğu vurgulanmaya çalışırken tarihi belgelerle suçsuzluğu kanıtlanan Sultan Vahdettin'i bir kez olsun bir yazar çıkıp aklamaya çalışmıyor. Neden kurgularımızı bir zemine oturturken Osmanlı sultanlarını hain, kaçak, vatanını sevmeyen kişiler olarak göstermek zorundayız. Bir Allah'ın kulu çıkıp da resmi tarihin yalanlarla dolu olduğunu ve bunların da belgelerle sabit olduğunu göstermek neden aklının ucuna bile gelmiyor. Edebiyat elbette bir kurgudur. Gerçeğin yansıtılmış biçiminden başka bir şey değildir; ama bir kez olsun bu yapılamaz mı? Sürekli meta olarak kullandığımız Osmanlı padişahlarını tıpkı Atatürk gibi neden bir kez olsun insan olma durumlarıyla kurgunun içine sokamıyoruz? Sorular gittikçe uzuyor; ama yanıtları yok. Bu kadar çok soru işaretine rağmen Ayşe Kulin'in kurgusunu ve anlatımını gerçekten beğendim. Dil açısından oldukça güzel ve başarılı bir iş çıkarmış. Sanırım öteki yapıtlarını da okumak için bu, yeterli bir neden.
21.02.2011

Güzel bir yapıt; ama ne çok var bu ve bunun gibi yapıtlardan. Aslına bakarsanız birbirlerinden de hiç farkları yok. Her ne kadar Osmanlı Devleti'nin ve Osmanlı padişahlarının engin hoşgörüsünü anlatmaya çalışsa da daha çok batı kültürünü ve batı anlayışını eleştirmek için kaleme alınmış gibi. Keşke bilmediğimiz, bize ilginç gelen şeylerden bahsetseymiş; ama malesef aynı konuyu aynı şekilde işleyten en az 10 kitap okumuşumdur. Yine de tavsiye edrim.