E-Dergi

Teknolojinin daha mektubun pabucunu dama atmadığı zamanda insanların saf ve temiz duygularını, heyecanlarını, sevinçlerini, üzüntülerini, dedikodularını, hallerini bildiren kağıtlar duygu yüklü olur şüphesiz. Sanki bugünmüş gibi üzülürüz, seviniriz.. Biz kndimizi biliriz, ya ötekiler.. Tani bizden olmayan, vatandaşımız olmayan yabancılar ne üşünür hakkımızda.. İşte bu kitap De Busbecq'in kaleminden fışkıran yazıların derlenmiş halidir ve eski zamanın atmosferini günümüze yansıtması bakımından da hayli dikkat çekicidir.

Defter-i yevmi, defter-i kebîri, envanter defterini, bilançoyu ve gelir tablosunu iyi bir şekilde öğrenmek isteyenler tavsiye edebilirim. Yalnız bir şey var: Sadece dönem sonu ile ilgili bir kitap arıyorsanı bu kitabı değil, M. Ali Feyiz'in "Dönem sonu Muhasebe İşlemleri"ni öneririm.

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın birbirinden muhteşem iki güzel eseri var. Biri Huzur, diğeri Beş Şehir... İşte Ahmet Turan Alkan da o nefis üslubuyla kendi şehiri olan Sivas'ı tanıtıyor bir anlamda. Ahmet Hamdi'ye de bu bağlamda kırgın galiba:) İki Ahmet'in (Ahmedeyn'in) kalem oynatma ustalıklarına şahit olmak istemez misiniz? Ben tanık oldum.. Çok güzel..

Gül... Neden edebiyatımızda bu kadar yer etmiş? Efendimizin kokusu çünkü.. Açtığından bizim de yüzümüzde güller açmasını sağlayan bu çiçek, aşkın sembolüdür. Ve İskender Pala her zamanki usta üslûbuyla bizi bir kere daha aşkın gül serili yollarına savuruyor. Aman dikkat, aşık değilseniz dikenlere dolanmayın!

Canınız sıkılsa da sıkılmasa da okuyun bu kitabı! Kültür hazinemizin kapısında bu kitapla bir adım daha atıyorsunuz!..