E-Dergi

İçinde bilgisel olan kitaplara bayılıyorummmmm. Kurgu, polisiye, cinayet ama bir sürü bilgi. Yunan mitolojisiyle ilgili sıfır bilgiye sahipken şimdi bir sürü şey biliyorum. Zeus altarı, Pergamon tapınağı ve yine zengin tarihimizin,eserlerimizin nasıl kaçırıldığı beş paraya satıldığı ile ilgili bir sürü gerçeği yüzümüze vuruyor. Biz tarihine sahip çıkamayan, zenginliklerimizi koruyamayan bir milletiz ne acı… Öngörülerimiz mi zayıf? Ahlaken mi eksiğiz? Nedir bizim derdimiz? Yine bir sürü soruyla baş başa kalıyorum. Kitaba gelecek olursam başlarda kafam çok karıştı bir sürü kişi,olay konu içinden çıkamam sandım ama okudukça açıldı. Akıcı bir kitap iki günde bitirdim sayılır. Ahmet Ümitin ikinci okuduğum kitabı ve mutlaka diğerlerini de okuyacam.

İyi ki almışım, iyi ki okumuşum. Müthiş bir kitap. Asla sıkmadan, yormadan, çözüm odaklı sorunlara değiniyor. Eğitici bir kitap. Bütün anne babaların okumalarını tavsiye ediyorum. Bizim Türk yazarlarının(çocuk gelişimi alanında yazanlar) bence en büyük kusuru bir sorunu ortaya serip öylece bırakmaları çözüm yok, birebir tavsiye yok sadece sorunu gün yüzüne çıkarıp bırakıyorlar. İşte bu kitap öyle değil sorundan bahsediyor ve ne yapabileceğimizi söylüyor tebrik ediyorum.

Benim için tam bir başucu kitabı. Öyle bir solukta okuyup bitirilecek bir kitap asla değil. Her bölümü üzerine durup düşünülmesi gerekiyor. Neredeyse her sayfada altını çizdiğim bir cümle var. Tek eleştirim bazı yerlerinde kendini tekrar etmiş aynı cümle bir kaç defa yazılmış birde bu kitabın bir erkeğin elinden çıktığı o kadar belli ki…
Benim için en vurucu yeri 65.sayfa “Sen gül olursan seni korumak için dikenlerin olacaktır diyor birde diyor ki diken için gül ağacını kesmezler korkma:)”

Dili çok ağır. Çekiştire çekiştire bitirdim desem yeridir. Belki çeviriden kaynaklıdır bilemiyorum

Oğlum için aldım içi çok zengin değil bence