E-Dergi

İnsanlar hakkında , hayat hakkında yazılmış öğüt niteliğinde hayat mottosu olabilecek fikirler içermekte. Bu kısacık eseri okuduktan sonra kendinizi daha çok seveceğinize de , düşünüp ifade edemediklerinizi okuduğunuzda bir şeyleri daha iyi kavrayacağınıza ve bilinçli hareket edeceğinize de çok eminim. Kitabın tamamının altını çizdim neredeyse hiç boş sayfa yok bu nedenle Halil Cibran’dan okuduğum son eser olmayacaktır.

1saatinizi ayırıp hayatın yorgunluğuna kısa bir mola vererek okuyabileceğiniz sıcacık anılar.

Konusu gerçekten takdir edilesi güzellikte, birbiriden bağımsız olaylar kafa karıştırmadan akıcı bir şekilde ilerletilmiş ama cümlelerin uzunluğu ve devrikliği beni yordu. Anlatılmak istenen hikayeye gelmek için 250 sayfa geçmeniz gerekiyor. Beğenmekle beğenmemek arasında kararsız kaldığım bir kitap oldu. Bu kadar uzun tutulmasaymış daha etkileyici olabilirmiş diye düşünüyorum.

Kitabın adını da taşıyan Lyon’da Düğün kalbe dokunan harika bir hikayeydi. Sevginin, aşkın gücü insanı ölüme giderken bile mutlu etmeye yetiyor diye düşündüren bir ana fikre sahipti. Diğer iki hikayesi için aynı şeyleri söyleyemeyecek olsam bile genel anlamda dinlendirici bir kitaptı.

Her yayın evinin yayınladığı bu gibi eserleri en iyi yayıncıdan alıp okumamız gerektiğini öğrendiğim kitaptır. Saçma sapan bir yayın evinden almış bulundum ve 20 sayfasını bile okuyamadım. En kısa zamanda Can yayınlarınınkini alıp okuyacağım.