Toplam yorum: 3.253.745
Bu ayki yorum: 5.771
E-Dergi
ilk@y Tarafından Yapılan Yorumlar
toplumumuzda resim, edebiyat ve sinema gibi sanat dallarında geç kalmışlığın verdiği eksiklikte olduğu gibi bilim dalında da gelişmiş bir topluma yakışacak düşünürlerin sayısı oldukça azdır. olanlar ise bilimle dini harmanlama, ayetlerle atomu parçalama derdine düşmüşler. eksiğiz bu konularda, bir elin parmağını geçmeyen donanımlı aydınlarımıza hakkettiği değeri verelim. Ali Demirsoy Türkiye'nin göz bebeğidir, bilim aşkı ile yanan rasyonel bir insandır. sadece geçmiş bilgi birikimlerini değil, kendi teorilerini de yazıya döktüğü kitaplarını öneririm.
Yazar, geleneksel king okuyucularını yemlemek için ilk öyküsüne saçma ama beklenilecek derecede fantastik bir içerikle başlıyor. devamı bana 60 yaşından sonra john williams yolunda gitmeye çalışan bir yazarın hezeyanı olarak geldi. itiraf etmeliyim ki kısa ancak içinde ne bir korku ne de bir heyecan barındıran öykülerin bir kaçı hoşuma gitti. çoğu bir öykü olamayacak kadar donuk ve yetersizdi.
roman, konusundan beklenecek heyecanı yaratamıyor. yazarın pek çok yerde yaptığı mantık hataları okumayı biraz zorlaştırıyor. örneğin aklınızda yazarın dayattığı uzay gemisini canlandırmaya çalıyorsunuz ancak uzay gemisinin kapısının aynı evlerimizde olduğu gibi kapı kolu olduğunu öğrenince ufak bir sarsıntı geçiriyorsunuz. bunun gibi öngörü yetersizliğine bağlı mantık hataları romanı bitirme konusunda sevkimi kırmıştır
Yazara saygım var ancak bu roman başından sonuna kadar yazarın yarattığı garip dünyayı tanımaya çalışıyor gibi hissettiriyor. tamam başkasının zekasından çıkmış ütopik eserleri kendi zekamız izlemeyi ve tanımayı sever ancak nedir bu yahu, romanın sonuna kadar ne ciddi bir olay, ne heyecan verici duygular ne de önemsenecek düşünceler geçiyor. ben beğenmedim, inanılmaz hayal kırıklığına uğradığım gibi yazarın diğer kitaplarını alma konusunda ciddi şüpheye düştüm
King'in diğer romanlarına nazaran iyi ancak King bu romanda da geleneksel gereksiz detaylara inme alışkanlığını devam ettirip 200 sayfalık romanı 600 sayfaya çıkarmış. Keşe yazar detay seçmedeki beceriksizliği alt edebilseydi, gereksiz konular yerine romanda havada asılı kalan çoğu detayı öğrenmiş olurduk. örneğin bir romanın başında ve sonunda gözüken Tim adlı karakterin ilk başta ana karakter gibi sunulup hayatını anlatacak kadar detaya girmesi bir de aynı kişiyi romanın son bir kaç sayfasında okumamız akıl alır şey değil