E-Dergi

Aşk romanı gibi görünse de felsefe, politika, sosyal hayat vb. konulara da oldukça sık değinilmiş kitapta. Kahramanların ruhsal durumlarının betimlemeleri çok güzeldi. Kitabın kalınlığı gözünüzü korkutmasın, sıkılmadan okuyabiliyorsunuz.

Yazarın ilk olarak, Phil'in Dehşet Verici Kısa Saltanatı isimli kitabını okumuştum. Bu kitap onun yanında biraz aşağıda kaldı bana göre. Kitap farklı bir biçimde yazılmış ancak bu diğer yorumlarda bahsedildiği gibi okumayı zorlaştırmıyor, sadece kişi isimleri çok olduğu için ilk etapta kim kimdi diye biraz karışıyor. Yazarın bazı kısımlarda gerçek hayattan da kesitler sunması kitabı güzelleştiriyor ve okuyucuyu düşünmeye sevkediyor. Kitap sıkmıyor, ilerliyor ama okuyun diye övebileceğim bir kitap olmadı maalesef.

Voltaire’nin okuduğum ilk eseri ancak daha önce okumuş olmayı isterdim. Felsefi bir kitap olmasına bakmayın, nasıl bittiğini anlamayacaksınız. Sonunda çevirmen Hüseyin Portakal’ın tanıtım yazısıyla çok daha iyi kavrıyorsunuz Voltaire’nin felsefesini.

Kampanyadan yararlanma amacım henüz tanışmadığım yazarlarla tanışmaktı. Yiğit Bener de onlardan biriydi. Yazarın dili oldukça sade, anlaşılır. Kitabın konusu körfez depremi. Depremle bağlantılı diğer yan konular da mevcut. Ben yalnızca deprem konusuna daha ayrıntılı yer verilmesini isterdim. Bunun dışında kitabı genel olarak beğendim.

Mini bir hayvansız “Hayvan Çiftliği”. Kısa ama etkileyici bir distopya. Okurken yaşadığımız zamanın aklınıza gelmesine engel olamayacaksınız.