E-Dergi

Seyh Şamil'in destansı hayatı mükemmel bir üslup ve akıcılıkla anlatılmış. Vatan için mücadele etmenin nasıl olacağını ve neden yapılması gerektiğini bu kitabı okuyunca daha iyi anlayacaksınız. Büyük araştırma ve incelemeler sonucunda yazılan bu belge romanı tüm Türk gençleri okumalıdır...

Hiç şüphe yok ki bozkırda şekillenen ruhumuzu hiçbir sanatkar ya da düşünür Cengiz Aytmatov kadar güzel keşfedip işleyememiştir. Ata yurdumuzda kalan kardeşlerimizi daha yakından tanımak, onlarla kurduğumuz bağları tazelemek istiyorsak Aytmatov'un romanlarını döne döne okumalıyız.

Rus milletinin diğer milletleri yok etmek için demir bir pençe olarak kullandığı sosyalizmin hışmından kendisini kurtarmak için Akbar'ı şöyle anlatıyor: "Eğer hayvanlarda geçmiş zamanı hatırlama hassası olsa, bunu en iyi Akbar hatırlardı. Hafızası kuvvetli ve bütün duyu organları bilenmiş olan Akbar, zaman zaman geçmişini hatırlayarak o acı olayları yeniden yaşıyor gibiydi. Ara sıra, durup dururken homurdanıp inlemesi belki bundandı." Aytmatov yeri doldurulamayacak bir yazar. Onun romanlarını okumaktan ayrı bir haz alıyorum. Edebi zevk dedikleri bu olsa gerek...

Ben Eskişehir'de yaşıyorum. Eskişehir'de çok sayıda Kırım Tatarı var ama ne yazık ki içlerinde Cengiz Dağcı'yı pek tanıyan yok. Bütün eserleri dünden bugüne ibret almamız, dersler çıkarmamız için yazılmış sanki. Korkunç Yılllar'ı okurken Sadık Turan'a ağladım hem de çok...

Yavuz Bahadıroğlu ile tanıştığım kitap. Bu kitabı okuduktan sonra bütün tarihi romanlarını okudum. Tek kelimeyle tarihimizi bize sevdiren üstada teşekkürler...