E-Dergi

İskender Pala der, okurum ama bu sefer kurgunun içine çekilmem biraz zaman aldı. Bir kuyruklu yıldız peşinde Emanet ve Karabarut ile yürek burkan olaylara, sapkın bir örgüte, yıllar yüz yıllar da geçse değişmeyen coğrafi kadere ve fakat umuda dair maceralarda gezindim. Zorlandım hatta içim parça parça oldu yılan gözlü genç gelinlere, onların gün yüzü görememiş bebeklerine,sapkın örgütün akıl almaz işlerine, amacına, yapılanmasına, iyi ile kötünün karışmasına, riyakarlığa...
Bölüm başlıkları ilginçti. Döneme ait siyasi, tarihi, kültürel özellikler ise dikkat çekiciydi. İsker Pala yazdıkça okumaya devam...

Takip ettiğim yazarlardan olan Ali Ural'ın şiir gibi düz yazılarını daha çok seviyorum. Şiir gibi nesirler yaz, Posta Kutusundaki Mızıka'larım çoğalsın kitaplığımda... dedim önce. Sonra dönüp dönüp okudum. Okudukça sevdim, sevdikçe okudum, okudum. Sevdikçe anladım, anladıkça altını çizdiğim mısralarda kayboldum.

İnce fakat dolu dolu bir kitap.

Kalbim önce buruk sonra coşkuyla pır pır iken gözyaşlarım sık sık pıt pıt...Mustafa, ah Mustafa! Yanımızda görmediğimiz, dokunmadığımız küçük bir dokunuşla yıldızlaşabilecek nice nice Mustafalar...Kitap iyilik için, iyi olmak için bir kıvılcım ateşliyor insanın içinde.Zorluk, başarı, zor zamandaki küçük ama aslında büyük dokunuşlarla hayatların nasıl da güzelleşebileceği gerçeği...Ve sonrasında vefanın ete kemiğe bürünmüş hâli...Çalma listesindeki güzel türkülerle, şarkılarla ayrıca serpiştirilmiş güzel kitaplarla hem kulağa hem kalbe nazenin dokunuşlar...Bir öğrenciye ders çalışma, hedefler, değerler ve onlara ulaşmada yol gösterme...İnsan ilişkilerinde son derece doğal imrenilecek güzellikler... Bence çocuk, genç, yetişkin hepimiz için insanlığımızı hatırlamaya davetiye bu kitap.Bu açıdan da herkes için yazılmış, zamansız, çok etkileyici, ilham verici bir eser.Telif gelirinin bir kısmının burs olarak kullanılacak olması yeni Mustafaları yıldızlara yakın kılacak.Okuyunuz, okutunuz.

Kendini tanıma, yeteneklerini keşfetme,kendini bulma; doğa bilinci oluşturma; aile ve çevreyle iletişim... Güzel, akıcı bir dil, bülbüllerin şenlendirdiği büyülü yayla... Behiç Ak, elbette okunur.