E-Dergi

Can bağı, özgürlük için verilen mücadele güzel anlatılmış.

Gayet büyük, kullanışlı, fotoğraflar da güzel.

Herkes ama herkes küçücük bir çocuğu tek başına bırakıp gider/ gidebilir miydi? Hiç mi merak etmez hiç mi aramazdı anne, kendinden yaşça epey büyük kardeşler ve baba?Hiç okula gitmeden binbir zorluklar içinde var olup, doğa elinde hayat okulunda okuyup fahri doktora derecesine layık olunur muydu? Kya'nın doğayla olan başarılı ilişkisi, onun doğal bir parçası olarak sergilediği tavır etkileyiciyken kendisini ve insanları tanıyıp anlamakta yaşadığı zorluklar,bunlarla başa çıkışı ise düşündürücüydü.Çocuk Kya ve onun macerası yıl yıl ilerlerken kasabanın gözde erkeklerinden birinin ölümündeki sır perdesinin aydınlatılmaya çalışılması sonuna kadar merak unsurunu canlı tutuyor, yargılama süreci ise dikkat çekiyor.Gerçekleri öğrenemeden bitti, diyecekken her şey açığa çıkıyor.
Doğaya, hayvanlara, doğadaki canlıların ritmine, sesine, müziğine, bilime, şiire, erkeğe, kadına,kardeşliğe, kan ve can bağına, sınıfsal ayrıma kısacası hayata dair pek çok farkındalık oluşturabilecek bir kitap olmuş.

Çocuk kitaplarını okurum ama Mert Arık tanımakta geç kaldığım bir yazar oldu ve fakat seri olarak takipçisi olurum.
Hapı Yuttuk Eczanesi ise babanne, torun-lar ekseninde merak uyandıran, dilimize ve hayal dünyamıza zenginlik katacak uygulanabilir fikirler içeren bir kitap olmuş. Farklı punto, farklı renkli kelime ve cümleler, metni destekleyen çizimler dikkat çekici kılmış ve ayrı güzellik katmış.

Bilgelik dolu bir kitap olmuş. Masal diyarının yöneticisi gerçek hayatta da olsa... Etkin, yetkin, donanımlı, kendini geliştiren, çözüm odaklı, halden anlayan, halk içinde lidere her yerde ve her devirde ihtiyaç var.