E-Dergi

Öncelikle bu yıl okuduğum ''Aşk'' adlı romandan sonra beni en çok etkileyen ve de hayatıma ciddi anlamda bir şeyler katabilen ikinci kitap oldu..
Yazarın yayınlanan ilk romanı olmasına rağmen gerçekten mükemmel bir kitaptı.Gerek anlatım tarzı, gerek kurgu her şeyi iile bende iyi bir yer bırakacak bir kitap oldu diyebilirim..
Kimi zaman Hürrem Sultan'ın zekasını aklım almadı , kimi zaman sinsice davranışları karşısında şok oldum.Kitabın birçok sayfasında açıkcası şaşırdım, etkilendim..Hürrem Sultan ne kadar çabalayıp amacına ulaşamasa da hiç şüphesiz istediği bir şekilde oldu ve de tarihimizde unutulmayacak bir isim olmayı başardı ama iyi ama kötü.

Kitap çok fazla ayrıntıya girmese deönemli olan olayları bile çok az anlatmış olsa bile ben bu kitabı iyi ki okumuşum..Tarih kitabı olmasına rağmen insanı içine alan bir anlatım tarzı var sayın Erhan Afyoncu'nun.. Ben açıkcası kitabı çok beğendim.Yazarın diğer kitpalarıyle da yakın bir zaman da ilgilenmeye çalşacağım. Herkese iyi okumalar...

Kitabı bu sitedeki yorumlara bakarak aldım..
Kitap çok akıcı güzel başlamıştı lakin daha sonraları; kitap sanki uzun yazmış olmak için yazılmış gibi bir hava bıraktı bende..Yazar gördüğü yerleri en ince ayrıntısına kadar anlatmış örneğin Çiçek Pasajı'nın kuruluşunden kimlerin işletiğine kadar her şeyi okuyucuya sunmuş bu durum da kitabın bazı bölümlerini ister istemez makale haline getirmiş.. Birde yazarın dili bana çok yavan geldi belki sadece bir kitabını okuyup karar vermemek gerekir ama cümleleri çok yalın,basit geldi..Kitabın sonuda bana açıkcası biraz tutarsız geldi tamam şaşırtıcı beklenmeyen bir son ama biraz garipti...Kenan'a da çok zayık oldu..

Ne kadar kitap okursam okuyayım Ayşe Kulin'in kitaplarını ara da özlüyorum.Diline çok alışmışım gibi hissediyorum kendimi.Beslenebilmek için ara ara Ayşe Kulin'i okumaya ihtiyaç duyuyorum..
Bu kitabınıda hiç düşünmeden Ayşe Kulin kitaplarını özlediğim için aldım; iyi ki de alıp kısa bir süre zarfında okumuşum...
Yazarın bu kitap için canla başla çalıştığı bariz bir şekilde ortada..Füraya'nın hayatına dair neredeyse anlatmadığı hiçbir şey yok..Sanki kitabı cumhuriyetimizin ilk kadın seramikçisi bizzat kendisi yazmış..Ben kitabı çok beğendim..Kitabın en çok hoşuma giden bölümleri ise Füraya'nın Atamız ile geçirdiği çok güzel,özel anılarıydı..Okurken açıkcası çok haz aldım...Herkese tavsiye ederim....

Uzun zamandır bu kadar heyecanlı, insanı içine alan bir kitap okumamıştım..Kitapyurdundaki yorumlara bakarak bu kitabı temin ettim iyi ki de almışım.Çünkü kitabın her sayfası insanı kendisine bağlıyor..Yazarı ciddi anlamda tebrik etmek lazım..Kitabın dilimize çevirisi de çok güzel olmuş.Güzel tasarlanmış bir roman.Serinin ikinci kitabını merakla bekliyorum..Herkese kesinlikle Açlık Oyunları'nı tavsiye ediyorum...