E-Dergi

31 Mart'ı yapan hain yahut gafilller fitne kazanında kaynatıkları ideolojik taassuplarını 620 belki de bin yıldan daha fazla bir zamanda biriken müktesebatımızın köküne kibrit suyu olarak dökmüşlerdir. Kitap bu suyu dökenlerden bazılarını ifşa etmesi bakımından milli şuura katkı sağlayan türden. Ben çok beğendim açıkçası. Yakın tarihimizin izbe mahzenlerinde gizlenen gerçeklerden küçük bir kısmına da olsa ışık tutmasından dolayı okunmasını tavsiye ederim.

Dilin ne kadar mühim olduğunu, budanıp yozlaştırıldığında ne gibi sıkıntılara sebebiyet vereceğini çok nezih bir üslupla anlatıyor Yavuz Bilent Bakiler. Okunmalı, okutulmalı, tetkik ve tespitlerinden ibret alıp tatbik edilmeli.

Sayılı mütefekkirlerimizden olan Nurettin Topçu'nun ufuk açıcı bilgiler refakatinde halisane tefekkür yansımalarını müşahede etme şerefine nail olmak kendisini hayırla yad etmeyi gerektirir en azından.

Başlangıcından ortalarına kadar olan bilgiler yazarın düşüncelerinden ziyade konu hakkındaki malumatlardan oluşması ve kendi kültürümüze tezat teşkil eden bazı fikirler barındırması hasebiyle biraz hayal kırıklığına sebep olmuştu. Lakin sonradan az da olsa kendi fikirlerini aralara sepriştirmesi nedametle bitirmeme engel oldu. Bardağın dolu tarafından bakarak faydalandığım bir eser oldu oldu diyebilirim.

A. Ali Ural'ın şimdiye dek okurken sıkıldığım tek kitabı.