Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

Suat Sungur Tarafından Yapılan Yorumlar

19.09.2007

Kitabın ana fikri hiçbir zaman hayattan kopmamanız ve yaptığınız çalışmaların en sonunda başarıya ulaşacağını anlatıyor. dolayısıyla eserin şanssızlıklarla dolu, genç bir kızın başından geçen talihsiz olayları anlatmakta olduğunu söyleyebilirim.

Dawn, üvey annesi,babası ve ağabeyi ile yaşamaktadır, fakat bunu bilmemektedir. Ağabeyi Jimmy ona yakın ilgi göstermektedir. Fakir bir aile olan Longchamp’lar, babasının işi yüzünden birçok yer değiştirmişlerdir.
Son olarak şirin bir yer olan Richmond’a taşınırlar. Burada özel bir okulda çalışacak olan Ormand, Dawn ve Jimmy’i bedava okutturacaktır. Okul zengin çocuklarla doludur ve hemen uyum sağlayamazlar. Buna rağmen Dawn okulun en yakışıklı öğrencisi Philip ile tanışır ve çıkarlar. Aynı okulda okuyan Philip’in küçük kız kardeşi Clara ağabeyinin Dawn’la olan ilişkisini çekemez ve kötü oyunların peşindedir. Bu arada Dawn’ın annesi yeni doğum yapmıştır ve verem olmuştur. Bir müddet sonra annesi Sally veremden ölür. Bu olaydan sonra Dawn ve Jimmy okuldan ayrılırlar.
Bir gün polisler Ormand’ı tutuklarlar ve karakola götürürler. Karakolda Ormand kendisinin gerçek babası olmadığını ve gerçek ailesine dönmesi gerektiğini söyler. Şok olan Dawn olanlara anlam veremez. Polisler Jimmy’i ve yeni doğan bebeği çocuk esirgeme bürosuna, Dawn’I ise yeni ailesine yollarlar.
Yeni ailesi olan Cutter’lar büyük bir otele sahiptirler ve oteli aile işletir. Burada yeni annesi,babası ve büyük annesi ile tanışır.kardeşleri ise ağabeyi, okulda çıktığı çocuk Philip, kız kardeşi Clara’dır. Otelde hizmetçi olarak çalışmaya başlatılan Dawn, burada kötü şartlar altında yaşamaktadır. Bir gün Jimmy yurttan kaçıp gizlice Dawn’ın yanına gelir.Dawn’ın üvey kardeşi olduğunu bilir ve ona karşı hissettiklerini açıklar. Dawn ise bir gün onu bulacağına söz verir. Clara. Jimmy’nin geldiğini öğrenir ve onu kovdurur.
Oradaki hizmetçilerle arkadaş olan Dawn, eski dadısının yerini öğrenir ve onu ziyarete gider. Dadısı, annesinin, evliyken yasak bir ilişkiden doğduğunu ve babasının ünlü bir ressam olduğunu söyler. Büyükannesi ise bu olayı örtbas etmek için Dawn’ı otelde çalışan Longchamp çiftine yüklü bir para ile verir ve kaçmalarını sağlar. Bu olayı büyükannesine anlatır ve olayın büyümesini engellemek için Dawn’ı uzak bir yere üniversiteye yollar. Böylece Dawn esaretlik hayatından kurtulur.

Okunması gereken, hoş bir eser. Tavsiye ederim.
19.09.2007

Eser, hareketli bir hayattan sonra hasta olan bir adamın başından geçen olayları ve aşklarını anlatıyor.

Eserin kahramanlarından Necati küçük yaşta annesini ve babasını kaybedene kadar ailesiyle birlikte Büyükada’da yaşar. Amcası onu İstanbul’a yanına alır ve büyütür. Amcasının iki kızı vardır. Necati orta okulu bitirdikten sonra askeri okula girer. Buradan mezun olduktan sonra amcasının yardımıyla Fransa’ya askeri akademiye girer. Fransa’da gönlünü epeyce eğlendirir. Buradan mezun olduktan sonra İstanbul’a döner. İstanbul’dan Şam’a tayini çıkar. Şam’da sıkıcı iki yıl geçirdikten sonra Bulgaristan’a tayini çıkar. Bu göreve gitmeden önce bir aylığına izin alır. Amcasının yanına gider. Burada amcasının büyük kızı, kocası ile sorunları yüzünden kendisini vurur ve felç olur. Kızıyla birlikte babasının yanına taşınırlar. Bu tatil sırasında Necati gönlünü komşu kızı Zehra’ya kaptırır ve kendisini beklemesini söyler.

Necati Bulgaristan’a giderken bir Türk çetesi treni durdurur. Necati’nin subay olduğunu anlarlar ve çeteye dahil ederler. Bu Türk çetesi Rum çeteleri ile çatışmalara girerler. Bir çatışmada Necati ağır yaralanır ve yolunu kaybeder. Dört gün gibi bir süre terk edimiş değirmende kalır. Birisi onu bu yerde bulur ve bir hastahaneye götürür. Değirmende kalırken çok kan kaybeder ve yarası mikrop kapar. Doktorlar, Necati’ye bundan sonraki yaşamında heyecan yaşamamasını, eğer çok heyecanlanırsa öleceğini söyler. İyileştikten sonra hastahaneden ayrılır ve İstanbul’a amcasının yanına döner. İstanbul’a gidince durumu Zehra’ya açıklar ve ondan ayrılır. Necati’nin amcası görev sırasında ölmüştür ve yeni haberi olur. Nilgün, Necati ile ilgilenir ve ona bakar. Bir süre sonra Nilgün, Necati ile evlenir. Hastalığından dolayı düzenli bir hayat sürmek için babasından miras kalan Büyükada’daki çiftliğe yerleşir. Bir süre sonra Leyla çifliğe ziyarete gelir. Leyla büyümüş ve genç bir kız olmuştur. Necati ve Leyla çiftlikte gezerler, ata binerler, beraber dolaşırlar. Bu sırada birbirlerine bağlanırlar. Ve bir gün baloda Leyla ile dans ederken aşırı heyecanlanır ve ölür.

Kitapta hayatın herzaman umduğumuz gibi gitmeyebileceği, fakat değişikliklere hazırlıklı olmamız gerektiği yönünde bir anafikir işlenmiş. Reşat Nuri Güntekin'in "Yaprak Dökümü" ve "Çalıkuşu" adlı eserinden sonra en çok bilinen ve okunan eseri. Tavsiye ederim.
19.09.2007

Kitapta yasak bir aşk bir ailenin yıkımına neden olabilir, gerçekleri zamanında farketmek sevdiklerinin daha fazla üzülmesini engelleyebileceği vurgulanıyor.

Roman Peyker ve Nihat Beyin evlenmesiyle başlar. Peyker ve Bihter’in annesi Firdevs Hanım duldur ve Adnan Beye gizliden ilgi duymaktadır. Ancak Adnan Bey Bihter’den çok hoşlanmaktadır. Onunla evlenir. Adnan Bey varlıklı , asil bir aileden gelmiştir. Annesi bu evliliği hiç kaldıramaz.

Bir gün toplanıp pikniğe giderler, bütün aile oradadır. Adnan Beyin yeğeni Behlûl Peyker’e dayanamaz ve onu ensesinden ateşli bir şekilde öper. Peyker buna çok kızar çünkü kocasına çok bağlı birisidir. Behlûl Bihter’e göz koyar. Ondan çok hoşlanır, onun fiziki görünüşü Behlûl’u çıldırtma seviyesine getirir. Bihter’in kendisinden hoşlanmasını sağlar ve o günden sonra her gece beraber olurlar.

Behlûl ve Bihter’in mektupları Nihal tarafından görülür. Nihal bu olaya inanamaz çünkü Behlûlle evlenmeyi düşünmektedir. Nihal’in tam mutluluğu düşündüğü bir sırada bu olayı öğrenmesi hayatını yıkmıştır. Adnan Beyin bu olayı öğrenmesiyle her şey değişir.

Adnan Bey ve Nihal eskisi gibi beraber yaşamaya karar verirler. Artık hayatlarında ne Behlûl ne de Bihter olacaktır.

Klasikleşmiş bir Türk edebiyatı eseri. Tavsiye ederim.
19.09.2007

Kitapta İzmir’in işgali üzerine şehri kurtarmaya amaçlayan milli mücadele hareketlerinin hedeflerine nasıl ulaştığını anlatılıyor.

İzmir’in işgalinde Yunanlıların, kocasını ve oğlunu öldürmeleri üzerine önce İstanbul’a gelen ve sahip olduğu Türklük şuuru ve mücadele azmiyle İstanbullu gençlerin bilinçlenmesini sağlayan Ayşe’nin uyandırdığı heyecana kapılan subaylar Anadolu’ya geçerler. Çeteler düşmanla savaşmaktadır. Bu savaşta Ayşe hasta bakıcı Peyami ise çeviricidir.

Ayşe kendisini seven ve evlenme teklif eden İhsan’a cevabını ancak İzmir alındıktan sonra vereceğini söyler. Peyami ise sevgisini Ayşe’ye açıklayamamaktadır. Cephede İhsan şehit düşer, Ayşe de ileri hatlar giderek orada can verir. Peyami ise kafasına aldığı kurşunla hastahanede ölür.

Peyami’nin ölümünden sonra doktorlar Peyami’nin notlarını araştırarak Ayşe adında birisinin kolorduda görev yapmadığını ve İhsan isminde birinin de alay komutanı olmadığını fark etmişlerdir.

Kitapta vatanın bağımsızlığı için kadın-erkek demeden tüm halkın mücadele etmesi gerektiği anafikri vurgulanmaktadır. O günleri yaşamayanlar ama gözlerinin öünden tarih şeridi gibi geçmesini isteyenler için okunması gereken bir kitap.
19.09.2007

Kitapta Veronica adındaki bir kadının ilaç içerek intihar girişiminde bulunması ve bu girişim sırasında kalbinin rahatsızlaşması sonucu bir haftalık ömrü kalması ve kalan zamanını akıl hastahanesinde nasıl geçirdiği anlatılmaktadır.

Veronika burada yeni arkadaşlarla tanışır ve piyano çalmaya başlar. Hastanede yatan Eduard adında bir kişiye aşık olur. Son gününde hastanenin dışında zamanını geçirerek ölmek istediğini doktorlara söyler. Fakat doktorla buna izin vermez. Akşam olduğunda Eduard ile birlikte hastaneden kaçar. Kentin en pahalı lokantasına giderler, en güzel yemeklerini ısmarlarlar ve en pahalı şarapları içerler. Yüksek sesle konuştukları ve uygunsuz davrandıkları için garson tarafından dışarıya atılırlar. Onlar da kentin dışındaki boş bir tepeye tırmanırlar. Burada ikisininde uykusu gelir ve toprağın üstüne uzanırla. Sabah olduğunda Veronika ölmemiştir ve hala yaşamaktadır. Hastanadeki doktorların düzenli verdiği ilaçlar Veronika'yı ölümden kurtarmıştır.

Kitapta hayatta ne kadar büyük zorluklarla karşılaşırsak karşılaşalım, asla pes etmemeliyiz düşüncesi vurgulanmaktadır. Tavsiye ederim.