Konu: Kuralsız gençlik akımının içinde sürüklenen bir gencin, öğretmeninin yakın ilgisi ile hayatını nasıl yeniden şekillendirdiği konu edilmiş kitaba. Gerçek bir yaşam hikayesi, saygı ve ilgi ile topluma kazandırılan bir gencin hikayesi Düzceli Mehmet
“İnsan dünyaya bir kez gelir, bu nedenle her anı iyi değerlendirmek gerekir.”Herkes bu konuda hem fikir, ayrılık “her anı iyi değerlendirmek” kavramına yüklenilen anlamda başlıyor.
Bu kavrama her ideolojik kesimin yüklediği anlam farklı hatta her insanın. Ama temelde iki farklı görüş mevcut. Birincisi “insan dünyaya bir kez gelir, her anın zevkini çıkarmalı. Hiçbir kuralla insan kendini kısıtlamamalı, sınırsız bir özgürlüğe sahip olmalı” felsefesi. İkincisi “her insanın dünyada olmasının bir nedeni var ve herkes kendi gayesini gerçekleştirmek için çalışmalı, kendisine düşen sorumluluğu yerine getirmeli.” Tabi bu görüşte de insanların “kendine düşen sorumluluktan anladıkları farklı. Ancak sonuçta bu ikinci görüşü benimseyen insanlara göre hayat sadece zevk ve eğlenceden ibaret değildir. Her insanın yapması gereken şeyler vardır ve her insan yaşamın her anını buna hizmet ederek geçirmeli. İdeolojiler ne olursa olsun temel mantık bu şekildedir.
Temelde bu kadar birbirine zıt iki ayrı görüşü benimseyen ve bunlara göre yaşayan iki insan dost olabilir mi?
Düzceli Mehmet’in hikayesinde bu dostluğu göreceksiniz. Bir tarafta kuralsızlık felsefesini benimsemiş hiçbir kural tanımayan Düzceli Mehmet diğer tarafta niçin var olduğunun bilincinde kendisine düşen görevleri yerine getirmeye çalışan inançlı birisi; Mehmet’in üniversiteden hocası.
Düzceli Mehmet’in kendisi için oluşturmaya çalıştığı yaşam; kuralsız, engelsiz ve zevk doluydu. Mehmet’e göre dinler insanların tam zevk ve keyif almalarını engelliyordu bu nedenle de materyalizmin arkasına sığınır.
Mehmet ile hocası arasında bir tek kural vardır… Saygı… Saygı samimiyeti ve sevgiyi beraberinde getirmiş ve Mehmet ile hocası sıkı bir dost olmuşlardır.
Hocasının demokrat ve alçak gönüllü tavırları Mehmet’i cezp eder. Sık sık hocasını ziyarete giden Mehmet’in kafasında soru işaretleri oluşmaya başlar. Düzceli Mehmet gerçeklerden kaçmak değil gerçekleri öğrenmek ister.
Mehmet tam sekiz ay kafasındaki soru işaretlerini aydınlatmak, gerçekleri öğrenmek için araştırır. Sekiz ay sonunda Mehmet namaz kılmaya başlar. Gerçeklerle yüzleşmek ve sorumluluklarını yerine getirerek yaşamak, kurallar artık Mehmet’e rahatsızlık değil haz verir.
Mehmet’in hayatında hiçbir şey eskisi gibi değildir. Hayatında ilginç olaylar gelişemeye başlar. Büyük bir kaza ile başlayan bu gelişmeler Mehmet’i bir iman ve tevekkül timsali yapar.Düzce’de yaşanan depremde hayatını kaybeden Mehmet’in ölümü de yaşadığı diğer olaylar kadar ilginç ve ibret vericidir.
Anlatım ve Dil
Kitap günlük konuşma dili ile yazılmış her kesimin anlayabileceği tarzda. Anlatım sade ve akıcı. Kitabı elinize aldıktan kısa bir süre sonra bitireceğinize emin olabilirsiniz.
Son Söz
Genç nüfusun fazlalığı ülkemizin en büyük avantajlarından biri. Bunun farkında olan ve genç nüfusumuzu sindirmeye, onları kendilerinden ve kendi zevklerinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen insanlar haline getirmeye çalışan ideolojik oyunlar oynanıyor.
Bu ülke gençlere ve bu yeni nesilde öğretmenlere emanet edilmiş. Sorumsuz, kendisinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen gençler ile ve gençlere karşı ilgisiz ve anlayışsız öğretmenler ile ülkemizin hak ettiği yere gelmesi mümkün değil.
Bu kitap, öğretmenin bir genci saygı ve ilgi ile nasıl kazanabileceğini; bunun için de öğretmenliğin sadece dersle ilgili bilgi aktarmak olmadığının farkına varmış eğitimcilere aslında ne kadar ihtiyacımız olduğunu gösteriyor.