E-Dergi

Kitap aslinda sadece gunumuzde veya gecmisteki bir konuyu degil insanligin yaratilisindan kiyamete kadar surecek olan bir ikiyuzlugu ve istismar seklini ortaya koymaktadir. Bazi Machiavelik insanlar surekli tarih akisi icinde insanlara cazip gelecek kavramlar gelistirmis ve insanlarin ilgi duyup kutsadigi o kavram ve soylemleri kendi emelleri dodrultusunda istismar etmislerdir. Yezid'in Hz.Huseyn'in sehit edilisinden sonra Zalimligini mesrulastirmak icin "Kader" kavramini veya gunumuzde bir takim guclerin "Demokrasi" veya "Terore karsi mucadele" gibi kavramlari istismar ettikleri gibi.
Akleden insana dusen bu istismarlari teshis etmektir. Bu acidan bu eser meraklilara yardimci olmaktadir.

Yazarin Muhammed neyi okudu kitabini yorumlarken bir takim metafizik olaylara aciklama getirme tesebbusunu bilimsel ve dini kaynaktan uzak olmasi hasebiyle yanlis ve rasyonel bulmadigimi belirtmistim.
DUA ve Zikir adli bu kitabi bu cercevede degerlendiriyorum. Ne bilimsel nede dini kaynaklarla beslenmeksizin yazarin kisisel tasavvurundan ibaret bir yaklasimdir.
Kuran matematiksel hesaplardan degil, ihlasli yalvarislardan sozeder. Duanin hangi dilde yapilacagina dair talimat vermemektedir cunku kuran ve kuran isiginda dua sadece Kureys halkina yonelik bir malzeme degil tum insanliga ve dolayisiyla tum farkli dillerde konusan insanlara yoneliktir. Bu acidan yazarin argumanlari kurani yaklasima ters dusmektedir.
Ayrica kuranda Zikir kavrami bir cok defa farkli peygamberlerin getirdi tevhid anlayisini kastederek Allahdan gelen Kitap olarak telakki edilmis - bu acidan muslumanin yuregine ve kulagina kupe etmesi gereken en guzel zikir Kuran mesajidir.

Kitap HICRET kavramini, geleneksel, daraltici ve kafesleyici tanimlardan kurtararak, sosyolojik bir yaklasimla tanimlama acisindan genis ve pragmatik ufuklara kavusturmaktadir.

Geleneksel yorum Hicret kavramini bir goc olayina kafeslerken ve bu sekilde insanin guncel hayatinda ders cikartabilecegi alanlari kisitlarken, Ali Seriati, sosyolojik bir yaklasimla "goc" boyutunun HICRET kavraminin tamami ve kendisi olmadigini sadece Hicret ruhunun disa yansima sekillerinden biri oldugunu vurgulamaktadir ki, bu yaklasim Kuran'in ve Sunnetin Felsefesiyle paralellik arzeden ve manevi bosluklar icerisinde bulunan gunumuz toplumuna pragmatik cozum yollari sunan bir yaklasimdir.

Sosyolojik acidan bu kitap amacina ulasmistir.

Kitabin ismi bile geleneksel Kuran meallerinden farkli ve daha isabetli bir yaklasimin habercisi gibi ...
Evet, kelime kelime bir ceviriden ve kuran disi parantez icinde eklenmis rivayetlerden arinmis, sozcuklerin degil anlamlarin bir dilden diger dile aktarilmasi sozkonusu.
Bu susus itibariyle zaten geleneksel Kuran meallerinden ayriliyor ve daha otantik bir turkce kuran anlamina surukluyor okuyucuyu.
Ornegin, Zuhruh suresi 61 ve Vakia suresi 79 gibi ayetleri bu ilkeye dayali olarak tercume etmisolmasi, bu ayetlerin arapca metninde kastedilen otantik manalarin turkce tercumesine otantik bir sekilde yansimasini saglamistir ve bu sekilde bir takim kuran disi rivayetlerin ve israiliyatlarin tercumeye karismasini engellemistir.

Bu acidan, kitap gercekten takdir edilecek bir eser olarak karsimiza cikmaktadir.

Kitap, geleneksel yaklasim ve yorumlardan ayrilmasi hasebiyle ilginc ve dusunsel manada yeni ufklar acmasi itibariyle ilginc ve yararli bir eser olarak ortaya cikiyor.
Ornegin, Ikra suresinin analizi ve ozellikle oku ayetinin yorumu ve okuyucu acisindan guncel hayata yonelik actigi ufuklar gercekten islam dininin temel felsefesini canladiriyor ve pasif bir islam anlayisindan aktif bir bakisa surukluyor, ki bu anlayis ve ruh Kuranin ozunu olusturuyor.
Lakin, bazi metafizik olay ve kavramlarin aciklama tesebbusunu yeterli ilmi ve bilimsel kaynaklara dayanmamasi acisindan pek dogru bulmuyorum.