E-Dergi

el bebek gül bebek büyütülen bir adamın, kendi ayakları üzerinde duramayışı, hayata karşı bocalaması ve hep pişmanlıklarla dolu bir yaşam öyküsü. acıklı. necib mahfuz kalitesinde bir öykü.

Stefan Zweig'ın bir kadının ağzından yazdığı, aşkın kronolojik ve psikolojik süreçlerini işleyediği kitap. harika demek az kalır sanırım.

kutsal kitaplarda yazılanlarla örtüşmeyen bilgiler içeren ancak amacın doğru bilgi değil, sorgulama olduğu kitap. buna karşılık sağlam betimlemelere ve fikirlere sahip. bir solukta okunacak cinsten.

Soren Kierkegaard gibi dine yakın bir akıl adamının, şeytanın aklına gelmeyecek manevralara ve romantik(kendi deyimiyle erotik) düşüncelere sahip olabileceğini gösteren kitap. kierkegaard, yalın bir edebiyatçı olmadığından anlatımı çok akıcı değil ama kitabı okurken sıkılmıyorsunuz.
konusu ise yazarın en büyük artısı diyebiliriz. her iyi betimleyici bu kadar sağlamlaştırılmış bir konu yakalayamaz.

lessing'in "tembellik edelim her konuda; sevmek, içmek, bir de tembellik etmek hariç" sözüyle başlayan; tembelliği yüceltip çalışma saatlerinin fazlalığında hem proletaryayı hem kapitalistleri sorumlu tutan kitap. ingiltere'de çalışma saatlerinin düşmesinin üretimi düşürmediğini örnekleyip imkansız olduğu kabul edilse de, işçilerin günde azami 3 saat çalışması ve günün geri kalanını kendine ayırmaları gerektiği savunulmaktadır.
dili yalın, puntoları büyük, sayfa sayısı az. bir çırpıda okunabilir.