E-Dergi

Beni kitabı okumaya iten ilk neden otobiyografik olduğunu öğrenmemdi bir de cem yayınlarından çıkan çevirisi tavsiye edildi ben de bu çeviriyi tavsiye ediyorum.Kitabı okuduktan sonra aklımda en çok yer eden şey gerçekten yazma aşkıyla dolu bir yazarın bu uğurda çektiği zorluklar oldu.Aldığım ders ise; önyargılarımız büyük pişmanlıklarla son bulabiliyor.Kitapta bu iki konu çok iyi işlenmiş ve jack london çok gururlu ve hırslı biriymiş yazarlık da öyle sanıldığı gibi kolay değilmiş.

Çok yavas ilerlemesine rağmen sıkmayan aksine meraktan çatlatıp birseyler öğretebilen bir masal dünyasına, bir kitabın minnacık yazıları arasına yolculuk yapmanıza imkan sağlayan değerli bir kitap.

Piçliğin ne olduğu ancak bu kadar iyi anlatılabilrdi ve ben piçlere ancak bu kadar acıyabilirdim.Kitabı okuduktan sonra siz de çevremde ne kadar da çok varmış diyeceksiniz ve içiniz burkulacak aman ha acıdığınızı belli etmeyin bundan pek hoşlanacaklarını sanmam.Hakan günday'ın etkileyici dünyasıyla tanısmanız için önce Piç'le tanışmanızı öneririm.

Kitabı ilk gördüğümde kapağından çok etkilendiğimi belirtmeliyim.Tabi bunda kapakta Jean Reno'nun bulunmasının da etkisi büyük-her ne kadar filmde kitaptaki müthiş gerilimi yakalayamasam da...Yazar ülkemizde Kızıl Nehirler ile tanındı ve arkası geldi bazıları yazarın diğer eserlerinde aynı tadı bulamadıklarını söylediler, bence de mümkün Kızıl Nehirler gerçekten bir polisiye ve gerilim başyapıtı. Filmi izleyenlere önerim mutlaka kitabı da okumalılar.

beyoğlu'nun kusursuz krokisini çıkarmış değerli yazarımızın yazdığı bence en iyi türk polisiye roman.her polisiye romanda olduğu gibi beyoğlu rapsodisinde de sonunda şaşıracağınızı bile bile tahmin yürütmeden edemiyorsunuz ama son agatha christie'nin zekasını aratmayacak şekilde kurgulanmış mutlaka okunmalı.