Sinan Canan'ın 'İfa' serisi, insanın potansiyelini keşfetme ve sınırları zorlayarak gelişme ihtiyacını vurgulayan derinlikli bir yolculuktur. Bu kitaplar, insan psikolojisiyle biyolojisinin kesiştiği noktada, bireylerin kendini gerçekleştirme isteğini inceler ve Rogers'ın düşünceleriyle paralellik gösteriyor. Serinin son halkası olan 'İfa 3 – Sınırları Aşmak', insanın içinde bulunduğu sınırları tanımlarken, bu sınırlarla başa çıkma stratejileri ve çözümler sunuyor.
Kitap, insanın karşılaştığı çeşitli sınırları belirginleştirerek farklı bir bakış açısı sunuyor. Coğrafi sınırların geçmişte İbn-i Haldun'un "Coğrafya kaderdir" sözünden bugünkü koşullara nasıl evrildiğini tartışırken, insanın doğayla olan etkileşimini ve çevresel faktörlerin birey üzerindeki etkilerini irdelemeye açıyor. Dil sınırları konusunda, teknolojinin getirdiği kolaylıkların dilin önemini azalttığı yönündeki argümanı eleştirerek, farklı dillerin düşünce yapısına katkılarını ve bakış açısını zenginleştiren unsurları vurguluyor.
Alışkanlık sınırları ise kitabın odak noktalarından biridir. Beynin belirsizlik içindeki durumlarda en üretken olduğunu vurgulayarak, tekrar eden alışkanlıkların beynin esnekliğini azaltabileceği ve öğrenme süreçlerini etkileyebileceği fikrini öne sürüyor. Serinin temel amacı, farkında olunan veya olunmayan sınırları irdelemek, bu sınırları aşma stratejileri geliştirmek ve bireylere kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak çözümler sunmak.
Bu eser, insanın içinde bulunduğu sınırların esasen zihinsel, duygusal ve fiziksel gelişimine olan etkilerini gözler önüne seriyor. İnsanın potansiyelini keşfetmesi, sınırlarını aşması ve kendi gelişimine katkıda bulunması adına rehberlik ediyor. Bireyin içinde bulunduğu koşulları daha geniş bir perspektiften değerlendirerek, sınırları aşmanın özgürleştirici etkilerini vurguluyor.