E-Dergi

Bir zamanlar "müstehcenlik" gerekçesiyle toplatılıp yakılan bu kitabın neden böyle bir "damga" yediğini anlamak şu anki koşullarda yaşayan biri olarak oldukça güç geliyor..

Kurgusu oldukça zayıf.. Ancak zaman zaman mükemmel "replikler" okuyabiliyorsunuz..

Domingez, Ömer, Suat, Bülent, Fazıla.. Hepsi de Ahmet Altan'ın gelecekteki romanlarında karşımıza çıkacak olan karakterlerin müjdecisiymiş sanki..

Çok sert kitap.. Okuyamadım, yarıda bıraktım.. Ama kusur kitapta değil, bende.. Bir vakit geri döneceğim.. Anlatımı, bu üsluba alışkın olmayanlar için çileden çıkarıcı olduğu kadar Bilge Karasu seven dostlarım için de baştançıkarıcı :)

Bu kitapta gerçek bir Kubrick sever olarak aradığımdan çok daha fazlasını buldum.. Arada röportajların tekrarları olsa da, daha doğrusu zaman içinde yapılan röportajlarda benzer sorulara Kubrick'in yanıtı değişmese de, usta yönetmenin yanıtları tekrar okunmaya değer olduğu için bu durum pek sıkıntı yaratmıyor :)

Kubrick filmlerini seviyorsanız, kesinlikle okumanız gereken bir kitap..

Şahbaba'yı iki sene evvel kütüphaneden alıp, iki gün içinde de okumuştum. Zira Murat Bardakçı'nın üslubu bir tarihçiye göre oldukça harika.. Fakat şimdi aradan geçen iki yılın ardından bu kitabı bir kez daha, bu kez üzerinde daha çok durarak, düşünerek, notlar alarak okumak istiyorum..

Mümkün olduğunda objektif bir bakış açısıyla yazılmış bu eserin herkesin elinin altında bulunması gerektiğine inanıyorum..

Kitabın en önemli kusuru, sanki belli bir düzende değil de; Sayın Bardakçı'nın Osmanlı ve Seks kavramlarıyla ilgili bulduğu her şeyi birbirine ulamasıyla ilerlemiş gibi olmasında..

Bardakçı'nın yalın üslubu sayesinde kolayca okunabiliyor..