E-Dergi

yirmi yaşındaki fas lı bir gencin büyüme hikayesi de denebilir..fonda arap baharı..yazar da fransız olunca nispeten daha objektif anlatılmış bir yakın geçmiş romanı..ispanya nın özellile de barselona nın bu güne kadar pek anlatılmamış mahalleleri..keyifle okudum..özellikle de kuzey batı afrika ya veya ispanya ya gidecek olanların ellerinde bırakamayacağı bir gezi-roman örneği..

ben fotoğraf çekmek için kars a gitmeden önce alıp okudum.kitapta geçen hikayeden , siyasi olayların anlatıldığı aksiyondan ziyade müthiş betimlemeleri bana kendimi kars 'ta hissettirdi.
keyifle okudum..
siyasal kurgudan hoşlanan,dar bir bölgede geçen kitaplardan hoşlananlara tavsiye ederim..
bu arada;
kar kelimesini hiçbir kitap bu kadar sık tekrarlamamıştır herhalde..

olayların yunanistan'da geçişi ilk bakışta antipatik gelebebilir.60 yıl önce bir kadının yaşadıklarını neden okuyayım diye düşünebilirsiniz.fakat kitabı okuduktan sonra birbirimize ne kadar da çok benzediğimizi sayfalar ilerledikçe daha iyi anlıyorsunuz.yunanistan dakine benzer bir iç savaş yaşamadığımıza çok sevinecek kitabın bitmesini hiç istemeyeceksiniz.

merhabalar,
soner yalçın'ın yazdığı tüm kitapları okuyan birisi olarak merak ettiğim birşeyi sormak istedim hepinize.tarihin gizli kalan yerlerine fener tutmayı kendisine görev edinmiş s. yalçın,neden Atatürk'ün Selenik doğumlu olmasının dışında hiçbir bilgiyi paylaşmıyor.tabuları yıkmaya bu kadar sevmesine rağmen neden Atatürk-Selanik konusunda bu kadar muhafazakar?koyu bir kemalist olarak Atatürk üzerinde ki spekülasyonların da ortadan kalkmasına yardımcı olacak yeni kitaplarını sabırsızlıkla bekliyoruz..