E-Dergi

Çocuklar için çok güzel siyer kitabı. Her gün 1. sınıf öğrencilerime okuyorum ve ilgiyle dinliyorlar. 9-12 yaş arası çocukların severek okuyabilleceğini düşünüyorum. 6-9 yaş grubuna ise büyükler seçtikleri bölümleri okuyabilirler. Benim öğrencilerim dört gözle okumamı bekliyorlar. Tavsiye ederim.

Kitap iki uzun öyküden oluşuyor. Bir Kadının Yaşamından 24 saat adlı öykü isminden de anlaşıldığı gibi bir kadının yıllar geçse de hafızasından silip atamadığı 24 saatlik bir anısını hiç tanımadığı bir yabancıya anlatmasını, beynini esir alan bu anıdan bu şekilde kurtulmak istemesini konu ediniyor.
Bir Yüreğin Ölümünü okurken ise bedeni ölmeden ruhu ölen bir insana, bu insanın günden güne yalnızlaşmasına, yok olmasına tanık oluyorsunuz.
Stefan Zweig bu iki öyküyü yazarken yine kendine özgü üslubunu yansıtmış karakterlere. Başarılı karakter çözümlemeleri, güçlü betimlemeleri ve psikolojik tahlilleri ile güzel bir eser çıkarmış. Kesinlikle okunması gereken edebi bir eser...

Kitap, 15 yaşındaki bir çocuğun uzun zamandır süren hastalığını, yalnızlığını, acılarını, ruhsal gelgitlerini anlatıyor. Kesinlikle betimlemeleri ve tahlilleri yönünden çok başarılı bir eser. Kitapta eski kelimeler mevcut fakat bu durum kitabın akıcılığını etkilemiyor. Kitabı okurken kendinizi kah hastane odasında, kah pansuman yapılırken, kah ameliyatı düşünürken, kah masum bir aşkın içinde buluyorsunuz. Edebi yönden çok başarılı bir eser, eğer hala okumadıysanız hemen okuyun derim...

Kitap; günümüzde çok sık rastlanılan flört dediğimiz haram ilişkilerin yanlışlığını vurguluyor. Haramlarla mutluluğa gidilemeyeceğini, haram sevdaların sonunun mutlaka hüsran olduğunu, asıl mutluluğun helallerde olduğunu, kalbimizin sevme kabiliyetini asıl yönüne yani Rabb'e çevirmemiz gerektiğini söylüyor.
Kitabını yazarken yalın bir dil, akıcı bir üslup kullanmış Osman Sungur Yeken. Risaleler eşliğinde sanki kendinizle dertleşiyormuşsunuz gibi akıp gidiyor mısralar. Bizi gerçeklerle yüzleşmeye, yaralarımızın hemen tedavi edilmesine davet ediyor Osman Sungur Yeken. Kesinlikle okunması gerektiğini düşünüyorum.

Kitap, kaçmaya çalıştığımız gerçekleri hatırlatıyor bizlere. Fatih Yağcı, sade bir üslupla, sürükleyici bir anlatımla okuru sıkmadan yer yer güldürerek, yer yer düşündürerek kendimize bile söylemeye çekindiğimiz gerçekleri farketmemizi sağlıyor. Kitabın ana konusu namaz olmakla beraber Müslümanlıkla ilgili bir çok konuya değinilmiş. Şükür, hayatın amacı, haramlar, helaller... Risalelerden alıntılar var kitapta. Bize kulluğumuzu, yaşama amacımızı, müslümanlığımızı hatırlatıyor kitap.

Özellikle düzenli namaz kılamayan kişilerin okuduktan sonra kendilerini sorgulayıp hayatlarında değişiklik yapmak isteyecekleri bir kitap olduğunu düşünüyorum. Namaz kılanların da namaza olan bağlılığını, şevkini artıracak bir kitap...

Tavsiye edilir mi? Kesinlikle:)))