E-Dergi

En çok satan gezi kitabı diye aldım ama gezi kitabı değilmiş.Neden gezi kategorisinde acaba ? İsminden dolayı mı ? Her neyse kitap güzel okunması rahat.Deneme sevenlere tavsiye ederim.

İvan Denisoviçin Bir Günü bir günü bu zamana kadar okuduğum en iyi hikaye.Kategori olarak roman denmiş ama bir roman için baya kısa sayılır,uzun bir hikaye diyebiliriz.Kominizmin ilk yıllarında Sibiryada sürgünde bulunan kahramanın bir gününü anlatan bir kitap.Bu kitabı mutlaka okuyun şiddetle tavsiye ederim.Yazar bu kitabından sonra sürgün edilmişti.

1700lü yılar Fransasında, kırsal kesimde yaşayan insanların çektiği zorluklar ve iyiliksever bir köy hekimi.Kitaptaki Köy Hekimi karakteri biraz Sefillerdeki Mösyö Madleni andırıyor.Balzacın Fransanın en büyük yazarlarından biri olduğunu belirtmeye gerek yok ,anlatımı ,dili, doğa tasvirleri mükemmel.Kitabı okurken adweta o yerlere gidiyorsunuz,tavsiye ederim.

Nobel ödüllü ünlü Alman yazarı Günter Grassın bu eserini kısa bir sürede bitirdim.Çok eskiden sanırım 83 yılında gittiğim Teneke Trampet filmininde yazarıymış aynı zamanda.Kitap yakın bir tarihte geçiyor.Kahramanın internetteki bir forumda kendi oğluyla nickname kullanarak tarihi bir olayı tartışmaları.İlerleyen bölümlerde tarihe projeksiyon tutulmuş,üç nesil olayı yaşıyanlar bir arada anlatılıyor.Kitabın sonundada dramatik bir son okuyucuları bekliyor.

Bir arkadaşın tavsiyesi üzerine Bukowski kitabı almaya karar verdim,ismi ilginç geldiği içinde bu kitabı aldım.Kitabı okuken basit bir kitap izlenimi verdi,yazar yaşadıklarını iyisiyle genelde kötüsüyle ve çoğunlukla rezillikleriyle yazmış.Bu kitabı bitirdikten sonra kitaplığıma koydum ve sıradaki kitapları okumaya devam ettim.Ne hikmetse Bukowskinin kitabı aklımdan çıkmak bilmedi,son zamanlarda da içimde Bukowski okuma arzusu artmaya başladı.Kesinlikle bir kitabını daha alıp okuyacağım.
Merak edenler için,Pis Moruğun Anıları kısa kısa hikayelerden oluşan bir kitap.Bukowski aslında Amerikanın en ünlü şairlerinden biri bunuda belirtmekte fayda var.