E-Dergi

Özgürlük Korkusu adlı kitabında yazar bireyin olumlu anlamda özgürlüğe sahip olması gerektiğini savunur. İnsanların bağımsız ve özgür yaşamaktan korkmalarının sebebi kendilerini yalnız hissedeceklerini düşünmeleridir. Dönemin Nazi Almanya'sında insanların yalnızlaşmaktan korkmalarından dolayı bir gruba, topluluğa kendilerini kabul ettirme çabaları da anlatılmaktadır. Özgürlük ve özgürlükle ilgili bilmediklerimiz hakkında anahtar niteliğinde bir kitap. Okumanızı tavsiye ederim.

İnsanın anlam arayışı Logoterapi'nin kurucusu olan Viktor E. Frankl'ın kendi yaşantılarını anlattığı gerçekçi bir kitap. Savaşta yazar Auswitch toplama kampında yaşadığı deneyimler ve Logoterapi üzerinde durmuştur. Kampta yaşamak için hayata dair bir anlamları olan insanların pes etmeyeceklerini, durumla baş etmek için çaba göstereceklerini anlatan bir kitaptır. Hayatın sonluluğunun hayatımıza bir anlam katması da Viktor E. Frankl'ın görüşlerinden biridir. Elinize ilk aldığınız andan itibaren sizi etkisi altına alan, elinizden bırakamayacağınız ders niteliğinde bir kitap.

Bir bağlanma kuramcısı olan John Bowlby, yazdığı Güvenli Bir Dayanak kitabında çocuk ile bakıcı(anne) arasındaki güvenli bağlanmanın çocuğun ileride göstereceği davranışlarda, bağlanma stillerinde ve kendi çocuğuna olan davranışlarında etkili olduğunu savunmaktadır. Her anne, babanın çocuklarının bakım ve eğitimi için okuması gereken eğitim niteliğinde bir kitap.

Nietzsche Ağladığında kitabındaki olaylar 19. yyda Avusturya'da geçmektedir. Kitapta Nietzsche'nin bağımsız ahlak anlayışına vurgu yaptığını görüyoruz. Nietzsche Tanrı'yı öldürdüğünü, insanın en üstün varlık olduğunu savunur. Kitabın kahramanları çok çekici bir kadın olan Salome, teşhis dehası Breuer, geleceği çok parlak bir nörolog olan Freud ve Nietzsche' dir. Salome'nin; Nietzsche ve Breuer'le olan aşk üçgeni bir süre sonra bozulmuş ve olaylar bunun ardından çok ilgi çekici bir boyuta ulaşmıştır. Kişinin kendisini, hayatı sorgulamasını sağlayan, her kişinin okuması gereken bir kitap. Kitabın eleştireceğim yönü ise yazı tipinin çok küçük olması ve koyu bir şekilde yazılmamasıdır.

Kitapta gücün yeri geldiğinde kullanılması gerektiği üzerinde duruluyor. Bir insanın olumlu anlamda gücü kullanımının; kişinin ruh sağlığı, öz güveni, benliği üzerindeki olumlu etkisinden söz ediliyor. Masumiyetin ise deneyimden yoksunlukla ilişkili olduğu anlatılmaktadır. Ayrıca kitapta insanın; deneyimleme eğilimi olan bir varlık olması kitabın savlarından biridir. Kitapta ayrıca ders niteliğinde sözler de sıklıkla kullanılıyor. Günümüz toplumunda insanların sorunlarına karşı kayıtsız kalmamamız gerektiği, hem dostlarımıza hem de düşmanlarımıza karşı anlayışlı olmamız gerektiği vurgulanıyor. Çünkü anlayışta şefkat ve merhametin izlerinin olduğu görüşü kitabın yazarını etkilemektedir.