Toplam yorum: 3.078.222
Bu ayki yorum: 5.100

E-Dergi

okurnihal Tarafından Yapılan Yorumlar

03.05.2021

İbrahim Efendi Konağı benim için uzun ve yorucu bir okuma oldu. Ama bu dilinden değil elbette yazarın çok detaylı anlatmasından kaynaklandı sanırım. Sadece biraz tekrara düşülmüş yoksa akıcı bir üslubu var. Ve her sayfanın altında bir lügat mevcut. Konusuna gelirsek Osmanlı döneminde bir konak ve içinde yaşayanların üzerinden ülkenin politik, ekonomik ve sosyal hayatı anlatılıyor. Bir imparatorluğun yıkılışını, ailenin yıkılışı üzerinden bize anlatmış. Özellikle Osmanlı'nın son dönemi hakkında da bize bilgiler veriyor.
02.04.2021

Kitap; bir gündüz kuşağı programında Spinoza'dan alıntı yapan Profesör Giovanni Prospero'nun cinayeti ile başlıyor. Linç kültürünün ilk kurbanı oluyor. Ayrıca kitapta sürekli eski kelimelere müdahale eden bir komisyon görüyoruz. "Entellektüel" kelimesini de "Radikal Şık" olarak değiştiriyorlar. Bu yaşanan cinayeti bahane ederek diğer herkesten akıllı olduğunu iddia eden entellektüelleri sansürleyip, sayıma başvuruyorlar. İnsanların kendilerini düşünüyor sansın diye bilgiden fedakarlık ettikleri bir toplumu görüyoruz. Eski kelimelerin yasaklandığı, kitapların yakıldığı ve sinemaların bile boşaldığı bir toplum. Cehalet her yere yayılmış ve bundan gurur duyuyorlar. Kitap okuyan insanların bilet karşılığı sergilendiği bir müze bile var. Profesörün kızı Olivia ise bir yandan babasının katillerini bulmaya çalışırken bu yeni düzeni kabul edemiyor. Kitap tam bir distopik kara mizah. Ayrıca çeviri çok iyi yapılmış.
20.03.2021

Kızıl Veba 1912 yılında İngiltere'de London magazinde yayımlanmış, kıyamet sonrası edebiyatın öncüleri arasına girmiş bir kitap. 1900'ler de meydana gelen bir veba salgını sonrası bilimde, ekonomide gelişmiş, nüfusu artmış kalabalık şehirlerin ıssızlığa nasıl teslim oluşu, bilginin, dilin, üretimin hızla yok olması bir profesörün gözünden anlatılıyor. Jack London bu kitabı yazarken aslında kitapta anlatılan kadar büyük bir salgın yokmuş. Ama şimdi bizim yaşadığımız bu salgını düşününce bugüne benzer sahneler görmek mümkün.
12.03.2021

Raf ömrün'den sonra Ali Ural'ın okuduğum ikinci kitabı oldu 'Tek Kelimelik Sözlük'. Keyifli, bir o kadarda okuması zor bir kitap oldu benim için. Bazı kısımları iki, üç kez okudum. Seçtiği kelimeler çerçevesinde bu kelimelerin derinliklerine inerek yazdığı kısa denemelerden oluşuyor. En sevdiğim yazı ise "Hatemin Atıyla Cennete Doğru" oldu.
.
13.02.2021

Posta kutusunda ki mızıkadan sonra Ali Ural'dan okuduğum ikinci kitap. Batı edebiyatından seçtiği kitaplardan oluşan bir eser. Dostoyevski' den Agatha Cristie'ye, Cengiz Aytmatov'dan Camus'a bir çok yazar var. Kimi daha önce okuduğum kimi yeni tanıdığım yazarlar oldu. Kitaplar hakkında yaptığı yorumlar, yazar hakkında verdiği bilgiler ve alıntılar okurken sizde bir merak uyandırıyor. Okuma listeme eklediğim kitaplar oldu. Akıcı ve sade yazımı sayesinde sizi yormadan ilerliyor. Özellikle " Kaçan Ayna'dan Yansıyanlar" yazısı beni çok etkiledi. Sona yaklaştıkça bitmesin istedim.