E-Dergi

Uzun zamandır elimde olan bir kitaptı, diğer kitapları okumaktan ona biraz geç vakir ayırdım. Kitabı kitapyurdunda görerek almıştım. Doğrusunu isterseniz bu kadar geç okuduğum içinde hayıflandım. Dr.Taner Akman, tam anlamıyla ''içini dökmüş'' ,ailesinin isteği üzerine onları krmamak adına pek çok kişinin başaramayacağı zorlu bir görevi ailesi için başarmış hem de aklında ve hayalinde ''tıp'' okumak yokken...Kendimi düşündüm de böyle istemediğim bir fakülteyi ve gerçek manada da sevmeden okunamayacak bir fakülteyi okuyabilir miydim..Ben de beki ailem için okurdum ama ya bitiremezdim ya da ilk sınıfta bırakırdım....
Doktor olmak isteyen genç arakadaşların bu kitabı vakit yitirmeden okumalarını tavsiye ederim. Çünkü tıp fakültesi hiçte kolay olmasa gerek yazılanlardan ve anlatılanlardan da anlaşılacağı gibi....Yüreğine sağlık diyorum yazara yaşadıklarının belkide küçük bir kısmını bizimle paylaştığı için...Zevkle, sevgiyle okunacak sımsıcak bir anı-roman...

Glenn Meade 'in okumuş olduğum ilk kitabı ...kesinlikle hayran kaldığımı ifade etmeliyim. Olaylar öyle bir hızla akıyor ki yetişmekte zorlanıyor insan...Son derece akıcı bir dille ,sade bir üslupla yazılmış,okunması kolay ,kurgu güzel.Yazarın diğer kitaplarını da ilk fırsatta okumayı düşünüyorum. Yalnız sanırım baskıda ya da çeviri de bazı hatalar gözüme çarptı, bilmiyorum diğer okuyucuların da dikkatini çekti mi? Bazı yerlerde anlam bozukluğu, cümle düşüklüğü vardı. Bunun dışında gayet başarılı.

''Tüyler ürpetici..Cerrah okuru daha ilk sayfadan avucunun içine alacaktır.'' Chiago Times .
Sürükleyici.... ve Rahatsız edici bir yanı var kitabın. Yaklaşık bir günde okudum diyebilirim. Başlarda biraz sıkıldığımı ifade etmeliyim. Kitap ortalarından itibaren ve özellikle de finale yaklaştıkça temposunu, heyecanını artırıyor.Bu kitapla yazarla tanışmış oldum diğer kitaplarını en yakın zamanda okumayı düşünüyorum. Ayrıca yazarı kutlamak gerek, kitap yazmayı çok sevmiş olmalı ki hekimlik kariyeni bile noktalamış. Bu türde bir tıbbi gerilim romanı yazmak için mutlaka ki bir tıbbi bilgiye ihtiyaç var içerisinde çok fazla latince kelime vardı.Rizzoli'yi de unutmamak gerek, kendini olayların dışına itilmiş olarak görse de katili yani nam-ı diğer Cerrah'ı yakalamayı o başardı.Sonuç olarak polisiye/gerilim tarzı sevenler için ideal bir kitap.

Nasıl başlasam, nerden başlasam bilmiyorum bildiğim tel şey şu ki:' Bu kitabı sevmediğim ve severek okumadığımdır'' .Öncelikle konu bütünlüğü yok, bir sonraki bölümde nerede kaldığınızı unutuyorsunuz,kahramanlar tamamen birbirinden bağımsız, yani hiç roman havasında gibi değil. Açıkcası sevmedim elimde de epey süründü , Şakirdlere dair içinde aman aman engin ve derin bilgiler de yer almıyor. Her ne kadar bu ülkedeki dini gruplarla bir ilgim olmasada ben de merak uyandıran bir konudur. Yazaraın okuduğum ilk eseri, sevdiğim bir arkadaşım yanlış hatırlmaıyorsam Bataklık Ülke'yi okumuştu ve beğendiğini söylüyordu, bakalım bir de onu deneyeceğim o nasıl. Uzun lafın kısası ben bu eserde aradığımı, umduğumu bulamadım, sevemedim Tavsiye eder miyim? Hiç sanmıyorum.

Son günlerde okudugum en güzel, en iyi kitaptı diyebilirim hatta biraz abartarak finali müthişti...Ahmet Ümit'in okumuş olduğum ilk eseri aslına bakarsanız bu kadar geç okuduğum içinde epey hayıflandım. Finali harika,beklenmedik ve alışılagelmişin dışındaydı...Kitap tam olarak bir gerilim romanı olarak adlandırılamaz ama gercekten akıcı, sürükleyici, yalın ve anlaşılır bir halde ve en güzeli de kurgu müthiş...Gerçekten tavsiye edilebilecek bir kitap, Ahmet Ümit'i de kutlamak gerek, merak ediyorum diğer kitaplarında da aynı tadı bulabilecek miyim? Şimdiden Sis ve Gece'yi okumak için sabırsızlanıyorum. Siz de Kenan, Selim, Nihat, Katya ve daha diğerleri ile bütünleşecek bu üç arkadaşın macerasını merakla,ilgiyle takip edeceksiniz.Pişman olmazsınız.:)