Toplam yorum: 3.085.415
Bu ayki yorum: 5.100

E-Dergi

Bahtmm Tarafından Yapılan Yorumlar

10.09.2018

Zeze’nin gözlerinden hayatını tattım...Onunda dediği gibi uzun uzun burnumu çektim...İçimdeki kuşun şarkı söyleyişini duydum...Gökyüzünden güzel bir bulutun geçmesini bekledim...Pek çok ağlama fırsatı buldum...Ve sevmeyi bırakıp, içimde ölmelerini izledim...
Zeze; yokluk içinde, hayalleri ile uçmaya çalışan zengin bir yürek...Seni senden dinlemek benim için bir lükstü, karşımda yarı hüzünlü gülümseyişin kaldı...Ve biliyorum ki hayat bazılarını kendi eliyle vazolara yerleştirip solmasını izlemeye devam edecek...
09.07.2018

Aşkın üstündeydi hissettirdikleri...Kapağını açtığımda kalbime sıcak bir esinti geldi...Kitabı okumaktan çok her anı benim için bir tasavvurdu...Tam yüzyıl aşkla-acı, sevgiliyle-dost, iki göz gibi ayrılamayarak...Kalbin ömür boyu mülkiyetini teslim ederek... Size sonsuza dek rüyalarımı anlatabilirim...İçimden neden geciktiniz hayatıma demek geliyor roman kahramanlarına...Hadi gidelim gülümseyerek derinden sevinçle doldurun kalbimi...Kendimi nereye koyduğumu unutabilirim...Şimdi uyumak istiyorum...Rüyalarımda sizlere ulaşmak, kalbimin rakımlarını on on arttıran dünyanıza, bir kez daha gerçek aşkın doruğuna, doğrudan doğruya katılmak tek istediğim...
09.05.2018

‘’Bu kemirici korku hayatını asit gibi eritip darmadağın etmişti.Şeylerin ağırlığı bir anda değişmiş, bütün değerler alt üst olmuş, ilişkiler karışmıştı...’’
Irene’nin mutluluğun, huzurun, sevginin içinde farklı hisler ve macera arayışı, burjuvazinin tatminkarsızlığı...Belirsizliğin korku içinde kıvrandırması...Yaşadığı korku ile beraber hayatının, hayatında olanların değerini tüm ruhuyla hissetmesi...Kaybedilenin kıymeti... Tekrar etmek isterim ki Stefan Zweig bi kadının ruh halini, iç dünyasını anlatmamış yaşamış...Benim payıma düşen sadece perdede izlemekti...
09.05.2018

‘’Güldüğü zaman laciverde çalan kara badem gözleri, yeni tutuşan bir kor gibi parlar, birdenbire avılın açık-saçık şarkılarını söylemeye başladığı zaman, güzel gözlerinde hiç de safça olmayan bir şimşek çakardı...’’

Cemile, Danyar ve Seyit’in damarlarımdan ılık ılık akışı...İmkansızın kelime olarak satırlarda kalıp, aşk olarak Cemile ve Danyar’ın hayatına güneş gibi doğması.....Herkes gibi hayatın kenarından geçmek yerine, görünmeyen ışıltısınada kapılmaları.....Gözüme dokunup, yüreğimi sızlatan ise Seyit’in; Cemile, Danyar ve resme olan mutlak tutkusu...
27.04.2018

‘’Sevgili Toprak Ana, savaş, en çalışkan evlatları, en usta sanatçıları öldürüyor. İşte bunun için ben hayatım boyunca bu cinayetlerden, bu katliamdan nefret ettim, savaşa karşı geldim...’’ Bilinmez hisleri, içimde doğurup kalbimin bam teline dokunan Cengiz Aytmatov...Okumadım...Hissetmedim...
Yaşadım...Savaşın bir ailenin nasıl yarımın içinde tam olmaya çalıştığını...Ayrılığı, yalnızlığı, açlığı ve hiç tatmadığım evlat acısını, gözlerimi sağanak yağışa çeviren bir bulut olarak okudum bir kalemi ile bin kedere boğdu...Keder hüzün acı tüm kelimeler yetersiz ...Kalbim çatırdadı...Beni kitabın içine koyup etrafıma demir parmaklıklar ördü...