Toplam yorum: 3.078.622
Bu ayki yorum: 5.500

E-Dergi

SafiDerunn Tarafından Yapılan Yorumlar

25.11.2021

Tanrı Dağı ve Altay Dağı Arasında..

Öntürklerin türediği Afanasyevo ve Andronovo kültürlerinin başladığı topraklar olan Hakasya'da başlayan macerayı, günümüzde Güney Türkistan olarak bilinen kuzey Afganistan coğrafyasında sonlandıran Taşağıl Hoca, bize el emeği göznuru seyahatnamesini hediye etmiş. Yılların bilgi birikimine, sayısız yolculuk ve gözlem ekleyerek tüm Orta Asya coğrafyasını gezmiş ve atalarımızın ayaklarının değdiği tüm toprakları bize, sanki kendimiz gitmişizcesine betimleyerek anlatmış kitabında.

Merv Semerkand, Buhara, Türkistan, Abakan ve daha nice şehirleri; bitkilerini, geçim kaynaklarını, yer altı kaynaklarını, insanlarının etnik kökenlerini ve siyasi geçmişini güzelce harmanlayarak anlatmış. Üstelik o şehirde hüküm süren devletler ve hanlıkların tarihlerini de kısaca iliştirmeyi ihmal etmemiş.
25.11.2021

Yakmak Bir Zevkti..

İtfaiyecilerin yangını söndürmek yerine yangın çıkardığı, kitapları yaktığı, mekanik tazıların tasarlanıp sözde güvenlik için kullanıldığı, böcek denilen iki tekerlekli ve oldukça hızlı arabaların zevk uğruna insanları öldürme aracı yapıldığı, ölenlere bir mezar taşı ve yazısının bile layık görülmediği bir dönem... Kitaplar faydasız ve kafa karıştırıcı nesneler olarak görülüyor ve ele geçirildiği anda yakılıyor. İnsanların beynini boş yere meşgul eden (!) kitapların, edebî eserlerin yalnızca birer cümlelik özetlerini okumak kafi, aksi takdirde insanların aklı boş yere çalışacak, yorulacak ve insanlar huzursuz olacak.
Bundan birkaç yüzyıl önce yaşayan insanlara günümüz teknolojisinden bahsedilse eminim hepsini saçma birer hayal olarak göreceklerdi ama insanoğlu hayal ettiği ne varsa icat etti ve hayal etmeye de devam ediyor. Fahrenheit 451 romanını okurken içinize dolan huzursuzluğun ve korkunun sebebi de bu.
24.11.2021

İrade Terbiyesi..

İrade iç dünyamızda verdiğimiz mücadelenin neticesi. Her neticenin bidâyeti cüz-i, nihayeti küllî iradedir. Başarının kıymeti ise iradenin teslimiyetle birlikte olmasıdır. İradesiz teslimiyet yetersiz, teslimiyetsiz irade ise mânadan yoksun bir başarıdır.

Ali Fuat Başgil'in "okudukça içimde tahassür ve nedametle karışık müphem bir acı duymaya başladım" cümlesine gönülden iştirak ediyor, İrade Terbiyesi için "kaderimi tayin eden bir başka kitap" diyen Cemil Meriç ile birlikte Ali Fuat Başgil'i de bu vesileyle rahmetle anmış bulunuyorum.
24.11.2021

Gülün Adı..

Acaba ben ne yaptım, ne okudum? Tüm delilleri okuyucuya veren, verdikleri deliller ile beraber cinayetleri okuyucunun da çözmesini isteyen gerçek bir polisiye mi okudum, bir Orta Çağ gerilim romanı mı okudum, dinler arası, mezhepler arası, tarikatların ve rahiplerin başrolde olduğu bir roman mı okudum, gerçek kişi ve toplulukların hâkim olduğu tarihi bir kurgu mu okudum yoksa sağlam bir bilgi yumağı olan koca bir ansiklopedi serisi mi okudum karar veremedim, aslında bu öğelerin hepsini içeren güzel bir roman okudum.

Ağır bir kitap, okunması yer yer zor ve yoran bir kitap, okurken sakin kafa ile okumanızı, okuma sürenize uzun aralar verip fazla uzatmamanızı tavsiye ettiğim bir kitap.
24.11.2021

Sabur’un Kaderi

Eserin kahramanları, devlet çiftliği tarım uzmanı Dosbergen, karısı coğrafya öğretmeni Almagül, tarih öğretmeni Mambet, karısı Doktor Anvar, ilim adamı Yusufbek, gazeteci-yazar İsabek ve karısı sanatçı Gülcan ve erkeklerin liseden öğretmeni Ayşe Apay’dır. Görüldüğü gibi kahramanların hepsi de eğitim almış insanlar. Dosbergen toplantıyı tertip eder, liseden arkadaşlarını ve öğretmenlerini çağırır. Aslında hepsi de çok değişmiştir, tıpkı zamanın değişmesi gibi. Hepsi de belli mevkilere gelmiş, ülke çapında tanınmış birer birey olmuşlardır. Tek eksik kişi, beşinci arkadaşları Sabur’dur. Onu diğerlerinden ayıran en önemli özelliği daha duygusal, olayların daha farkında olan ve gelişmeleri yorumlayabilen bir kişiliğe sahip olmasıdır. Sabur, içlerinde şair ruhlu olan tek kişidir. İsabek “Şimdi aramızda bulunmayan beşinci kişi en yeteneklimizdi, kişiliği en gelişmiş olanıydı. Yanlış işitmediniz. On yedi yaşında kişiliği gelişmiş biriydi Sabur.” diyerek onu okuyucuya tanıtır.