E-Dergi

Dönem İngiliteresini anlamak, yaşam tarzı, günlük olaylar ve insanların nelerle ilgili olduklarına şahit olabilmek adına çok güzel bir kitap. Öte yandan malesef başka hiç bir şey bulamadım. Jane Eyre'de bulduğum o güçlü kadın ve yaşadıklarının hikayesi benzeri bir şey aramıştım ama Emma bu açıdan çok zayıf kaldı. Sadece dönemi incelemek ve yaşamlara dalabilmek için gerçekten bir pencere.

Bu kitap bir aşk romanı olmanın ötesinde, bir kadının hayat yolculuğunun hikayesi. Aşk romanı okuma hevesiyle başlarsanız, kitabın belli bir yerinde kendinizi farklı yerde bulabilir, Edward'ı ararken zamanın geçtiğini görürsünüz. Öte yandan dili, söylemi o kadar naif ki sayfalar akıp gidiyor.

Naif bir kitap. Sakin, sessiz bir aşkın içine sindirilmiş bir balıkçı hikayesi.

Bir doktorun sokakta can çekişirken bulup sonrasında insana dönüştürdüğü bir köpeğin hayatını bir kesit olarak anlatıyor. Köpeğin iç sesini okumak aslında sağda solda yanından geçip gittiğimiz bu canları nasıl unuttuğumuzu hatırlattı bana.

Oblomov hepimizin kendinden bir parça bulacağı bazen yok artık dediğiniz bazen anlayışla karşıladığınız ama akıp giden bir roman. Kitabı okurken sayfaları sayamıyorsunuz. Çok keyifliydi.