Toplam yorum: 3.078.622
Bu ayki yorum: 5.500

E-Dergi

Fikret Erdeniz Tarafından Yapılan Yorumlar

20.01.2024

Sosyal medyada takip ettiğim bir yazar. Çocuk doktoru kendisi. Ezber bozan tespit, fikir ve önerileri dikkatimi çekti. Kitabını da okumak istedim.
16.04.2022

Zamanında iyi ki alıp kitaplığıma koymuşum dediğim çok önemli kitaplardan biri. Yüksek lisans tezimi yazarken oradan buradan fotokopisi alınmış makalelerini okumuştum. Daha sonra bir araya getirilmiş makalelerin olduğu bu kitabı görünce elimin altında olsun istedim. Kültür endüstrisini anlamak için önemli kaynaklardan biridir Adorno. Özellikle kültürün ortaya çıkması ve uygarlığın aşırı mekanikleşmesinin düşünsel kökenlerini anlamak açısından önemli bir eser. Okuması kolay değil. Not alınarak okunması lazım. Bu arada tek başına da okunacak bir kitap değil. Bu kitapla birlikte ya da öncesinde yeterli miktarda Marksist kültür kuramı ve Freudien yaklaşımları (özellikle uygarlık ve birey ilişkileri açısından) okumak faydalıdır. Walter Benjamin ve Hebert Marcuse de bir çok eseriyle Türkçeye çevrilmiş durumda olduğundan, onlarla birlikte okunursa, günümüzde hakim olan kültürel yapılanmanın kökenleri daha iyi anlaşılır kanaatindeyim.
01.03.2022

Romanı okurken Ayvalık'ta, Cunda adasındaymışım hissi yaşadım hep. Anakaradan kopan ada, Andalıç değil de sanki Cunda adası. Bu duyguyu okuyucuya verebilmesi yazarın başarısıdır. Ayrıca dönem olsun, karakterler olsun gözümde çok canlı renklerle oluştu ki yazar çok detaylı tasvir yapmıyor aslında. Diğer taraftan gerçeküstü ögelerin de olması romanı çok okunası ve sevilesi yapmış. Hatta romanı okuduğum sırada, epeyce kez, bir film gibi canlandırdım romanı zihnimde. (Bu romanın filmi yapılmalı mutlaka) Başka bir yorumcunun da dediği gibi, roman hızla sayfaları çevirmenizi istetecek kadar akıcı. Anglo-saksonların "page-turner" dedikleri türden bir akıcılığı var. Tavsiye ederim.
29.01.2022

Bu kitabın daha kısa vesiyonu olan "Speak: A Short History of Languages" kitabında Turkey (Türkiye) kelimesi 7 (yedi) yerde geçiyor. Dil olarak Türkçeyi ele almıyor. Türkiye'yi ise daha çok Semitik ve Dİğer ortadoğu dillerinin ortaya çıkışı açısından coğrafi referans olarak değerlendiriyor. Hititçe gibi eski Anadolu dillerinin ortaya çıktığı nokta olarak ele alırken, asla Türkçeye değinmiyor. Bunun bir nedenini, Türkçeyi anmadan bu kitabın önsözünde yanlış hatırlamıyorsam, kültürel, tarihi ve ekonomik önem taşıyan dillerin tarihi açışından vurguluyor. Çünkü, yazarın genel tutumundan anladığım kadarıyla, dillerin dönüşümünden bahsederken esasen Latince, Arapça, Çince, İngilizce gibi siyasi, kültürel ve ekonomik olarak uzun süren etkisi olan dilleri referans almış.
Bu kitabın (Dİllerin Tarihi) 145-146. sayfalarında Türkçeden kısaca bahsediyor. Ama epeyce başka sayfalarda ise diğer dillerin doğduğu coğrafya anlamında Türkiye adı sık sık geçiyor.
21.01.2022

21.01.2022 tarihi itibarıyle bu yoruma 77 kişi hayır demiş. Hayır diyecek ne var bu yorumda. Bu kadar ön yargılı insanların, burada olduklarına göre kitap okuru olduğunu görmek de ayrı bir istihza konusu.