Toplam yorum: 3.083.022
Bu ayki yorum: 2.702

E-Dergi

ismail_atan Tarafından Yapılan Yorumlar

30.01.2010

Volkan... Kayıp. Kaybolmuş ve yaşamın akışına kendisini bırakıvermiş bir roman kişisi. Hüznünü, hayalkırıklıklarını, düşlerini, duygularını bastırmış ve kendisini yaşamın acımasızlığına,baskıcı bir toplumun, çirkefle örülmüş ağına teslim edivermiş bir roman kişisi... Babası gibi olmayı düşleyen, hiç değilse onun ya da onların gözünde baba olmayı, onun gibi olmayı hayallerinin arasına sıkıştırmış bir roman kişisi; AMA VOLKAN, kendi adından bile ürkmek zorunda kalmış, kişiliğini, kimliğini bastırmak zorunda kalmış bir roman kişisi... Ahmet Tulgar her ne kadar gerçek yaşamdan bir kesit değil dese de yaşamın tam da göbeğinde milyonlarca Volkan var. Göremediğimiz, tarif edemediğimiz, özümseyemediğimiz, anlayamadığımız ve asla anlamaya gayret etmediğimiz milyonlarca gerçek hayat kişisi var. Ahmet Tulgar'ı tebrik etmek üzerime vaciptir. Kaleminiz sonsuz olsun Ahmet Bey.
30.01.2010

Tabular vardır ya hani yıkmaya cesaret edemediğimiz... Düşler vardır ya hani görmekten bir türlü vazgeçemediğimiz... Bir de düşünceler vardır; her ne kadar doğru olduğunu bilsek de dile getirmekten çekindiğimiz... Ahmet Tulgar çoktan yapılması gerekenleri, şimdiye değin çoktan söylenmesi gereken; ama bir türlü söylenememiş düşleri kaleme almış. Cesaretine, sağduyusuna, hoşgörüsüne, diline ve düşüncesine, ifadesine ve anlattıklarının derinliğine hayran kaldım. Kaleminizin mürekkebi bol olsun. Diliniz ve kaleminiz korkusuz olsun Ahmet Bey.
26.01.2010

Bir varmış bir yokmuş.
Uzun, çok uzun zaman önce, çok da uzak olmayan bir ülkede, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, pireler berber, develer tellal iken... ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken... dünya tepetaklak ve zamanın bir adaşı olan "dehr" dönüp duran bir halka, kuyruğunu yutan bir yılan iken, gelecek geçmişten daha ihtiyar; geçmiş, yeni ekilmiş tarlalar kadar ter-ü taze iken...

Kalem öyle bir nesne ki düşüncenin ruhunu salıyor semaya ve şekil alıp insanların fikirlerine hücum ediyor. Kalemi tutan el ne kadar maharetliyse insanların düşüncelerindeki kıpırdama o denli şiddetli oluyor. Zihnim kıpır kıpır. Her Elif Şafak okuyuşumda kendişi değişmiş hissediyorum. Ön kapak açılırken başka, arka kapakta bambaşka bir "ben"le karşılaşıyorum. "Ben"lerim değiştikçe "bencillik"ten de soyutlanıyorum, azar azar. Ufak ufak dökülüyor önyargılar. Küçük küçük kıvılcımlar beliriyor önce, ardından çığ düşüyor zihnimin dibine. Gönül eşlik ediyor düşlere ve düşler çıkıyor saklanıp kök saldığı yerlerden. Elik Şafak! Zihnine, düşüncene, düşlerinde yaşattığın gerçeklerine sağlık. Kaleminin mürekkebi bol ola...
13.01.2010

Da Vinci Şİfresi'nden aldığım tat bu kitapta da var. Dan Brown, işini iyi yapan usta bir kalem. Çalakalem yazmıyor, derinlemesine araştırmalar yapıp mümkün olduğunca titizleniyor. Sanırım onu başarılı kılan taraf da bu. Beğenerek okudum ve herkese tavsiye ederim. Macera seven roman tutkunları kesinlikle bu kitabı okumalı.
21.12.2009

Bir kurgu tutmayagörsün, hemen ardınlan üçlemeler dörtlemeler beşlemeler çıkıyor. Bizi de kendisine tutsak ediveriyor. Bu da serinin beşinci kitabı ve sanırım altıncısı yolda. İlk kitaptan farklı hiçbir şey yok. İnsanların hırs ve nefret ağıyla örülmüş çıkarcı yaşamlarından bir kesit. "Kraliçenin Soytarısı"nı tek geçerim. Boleyn Kızı da güzeldi; ama soytarı bana bambaşka, sarayın dışından bir havayı getirdi. Entrika romanı severlere serinin tamamı tavsiye edilir.
Son Gezdikleriniz
İlk Evcil Hayvanım Mavi Kutuda (5001)