E-Dergi

kaizen yolu insanın hayatında uygulamaya koyacağı süreklilik arzeden bir değişim kararının ufak adımlarla devasa sıçramaları bile geçebileceği ispatı üzerine kurgulanmış bir kitap. genel manasıyla güzel bir anlatıma sahip olsa da verdiği örneklerin biraz daha genişletilerek ve açıklanarak ifade edilmesi gerektiğine inanıyorum. ülkemizde kaizen felsefesi hakkında yayımlanmış nadir kitaplardan biri olduğu için daha geniş kapsamlı ve iş dünyası - kişisel gelişim olarak ayrıntılandırılması gerekirdi. ilerki yıllarda Robert Maurer'in bu kitabın devamı niteliğinde bir eser yazmasını umuyorum. tek bir gecede elinize alıp bitirebileceğiniz güzel bir kitap.

11 eylül'ün yeni bir milat olduğunu ve Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile Amerika'nın nereleri hedeflediğini, uçak kazalarının perde arkasını araştırarak gerçek bir araştırmacı-yazar örneği olduğunu ispatlayan Fehmi Koru bu yetenekleri sayesinde de meşhur Bilderberg toplantılarına davet edilmiştir. kitabı okumaya başladıktan sonra "niçin" sorusuna odaklanacaksınız. medyadaki beyanatların, konuşmaların satır aralarında nasıl şaşırtıcı cümlelere rastlayacağınızı açıklamama bile gerek yok. okunması gereken harika bir kitap.

bazı fırsat ve ikbal hırsıyla tutuşan çıkarcı insanların zalimliği karşısında haksız yere zindanlarda seneler boyunca kalan ve dünyayla ilişkisi hemen hemen kesilen bir insanın en son safhada isyanlar içinde intihara yaklaşırken bilge bir mahkum ile karşılaşması sonucunda özgürlüğüne kavuşması ve zalimlerden intikamını alışının eşsiz bir öyküsüdür. şimdiye dek okumuş olduğum en sürükleyici dünya klasiğidir. okuyup da beğenmeyen yok gibidir. kitabın vermiş olduğu mesaj ise çok derindir ve hayatında dibe vurduğunu düşünen bir insanı bile hayata bağlayabilecek kadar azim aşılar. iyi niyetle hareket eden insan çalışmalı, ardından "ümit etmeli ve sabırla beklemeli". bu sözleriyle Dumas bize tevekkül olgusunu batıdan devşirip öğretmektedir.

anlatılan olaylar örgüsü içinde Londra - Paris şehirleri arasında mekik dokuyan ve Fransız ihtilalinin puslu zamanlarını çok güzel anlatan bir eser. ezilen halk kitlelerinin bir gün gelip idareyi ele almasıyla kantarın topuzunu kaçırıp nasıl bir adaletsizliğe meylettiklerini ve suçlu-suçsuz demeden herkesi nasıl katlettiğini anlatan eser aynı zamanda gerçek aşkın karşılık bulamasa bile maşuk uğruna canını verebilecek kadar gözü kara olduğunu gösteriyor. gerçek bir klasik. okunmalı.

bir zaman yolculuğu yapmışçasına büyülü bir dünyaya adım atıyorsunuz. önce silik bir çocuk, miskin bir adam ve yiğit bir külhanbeyi ile tanıştırılıyorsunuz. ama hakikatin görünen yüzüyle tam bir zıtlık içinde "düşsel bir dünya" ya çıkıyorsunuz. Rene Descartes 'ın(Rendekar) "düşünüyorum, öyleyse varım" düşüncesine farklı bir yaklaşımla aslında yok da olabileceğinizi anlatan ilginç bir eser. sürükleyici olmasının yanı sıra sürpriz gelişmelerle insanı yormayan ve okuyucuya kendisini kabul ettiren güzel bir eser.