Toplam yorum: 3.080.923
Bu ayki yorum: 601

E-Dergi

Doğan Çabalar Tarafından Yapılan Yorumlar

31.01.2008

Gogol Palto su ile Rus edebiyatının babalarından olduğunu kanıtlamakla kalmamış, eseriyle bütün yazın tarihini üslubuyla etkisi altında bırakmıştır. Rusya'nın çarpık düzenini açıkca gözler önüne sermekten geri durmaz böylece üst sınıfların tepkisini çeker.
Kahramanımız Akeki Akekiyeviç'in memur olacağını daha vaftiz edileceği gün tahmin edilmiştir.9. sınıf memurluk mertebesinde yıllarca bütün hırs ve arzularından arınmış bir şekilde yazmanlık görevini yapar. Tabi bu sınıftan bir insan için hayat zordur, hemde oldukça zor. Normalden fazla sakin olan bu insana gerek kişiliğinden gerekse görünüşünden dolayı vardiyasındaki tüm memurların dalga geçip eğlendikleri bir tiptir. Tüm bu aşağalanmalara rağmen Akeki'nin en büyük tepkisi -onu yazı yazamasın die kolundan tutunca- 'niye benle uğraşıyorsunuz, ben size ne yaptım, ne istiyorsunuz benden'dir.
Gün gelir kahramanımızın gayet eski paltosu(öbür memurlara göre geceliği)giyilemeyecek hal alır. Böylece yeni bir palto almak soğuk Rus havasında bir şart olmuştur. Ama kolay değildir öyle hemen almak. Akekiv içtiği çayı keser ve daha bir çok günlük gereksimini askıya alır ve aylar sonunda palto'suna kavuşur.
Yeni paltoyla birlikte hemen hemen herkesin ona bakışı değişir, nerdeyse saygın bir kişi gibi davranılır ona.Mutlu olmuştur. Artık yüzü gülüyordur. Sonuçta olaylar gelişir ve gayet çarpıcı olan son bölümler ile okuyucuyu öyküsüne addeta kilitler.
Bu öyküde sıkılmak söz konusu olamaz tersine nasıl bitiiği anlaşılmaz. Her neslin okumasu gereken bir mihenk taşı, güçlü bir klasıik.
17.12.2007

'Budala' gerçek bir başyapıt.Dili ağır olmamakla birlikte oldukça akıcı.Dostoyevski kitapta kendi düşüncelerinin onda birini yansıttığını söylemiştir.Daha kitabın başında Prens Mişkin'in Yepacin aile fertleriyle yaptığı konuşmadaki idam hakkında düşünceleri, şüphesiz yazarın idam cezası almasından(daha sonra hapis cezasına çevrilmiştir) kaynaklanan fikirleridir.
Prens Mişkin çoğu kişiye göre bir budaladır. Herkesin onu öyle görmesinin nedeni, inanılmaz derecedeki saflığı ve iyilikseverliğindendir. Akıl sağlığı Rusya'ya geldikten sonra düzelmiştir ta ki kitabın can alıcı noktasına kadar.
Eser inanılmaz derecede akıcı ve sürükleyici. Aşk'ı bütün saflığıyla gözler önüne seriyor.
Usta yazarn eliden çıkan bu roman gerçek bir klasik. Öğretici yönü de oldukça kuvvetli olan bu eseri herkese gönül rahatlığıyla tavsiye ederim.
15.11.2007

İçinde 3 adet hikayesinin derlendiği kitabı. Üçünde de boks var. London'un Şampiyon'u da bu kitapta 'Yumruk' ismini alıp karşımıza geliyor. Özellikle son hikaye epey etkileyici. Oyun isimli bu hikaye hiçbir şeyi olmayan eski bir şampiyonun yaşlanınca değerinin kalmadığını anlatıyor. Eski rahat günlerinde yüzüne gülenler parası tükenince yüzüne bakmaz olmuşlarıdır.Gençken şampiyonluğa giden yollarda hep yaşlı boksörleri devirerek gelmiştir. Eskiden onlara gülerdi maçı kazandıktan sonra,bilmezdi neden ağladıklarını.Şimdi kendisi yaşlı bir boksör ve karşısındaki de delikanlı. Karnı aç genç rakibiyle dövüşeceği salonun yolunu tutar, parası olmadığından yürümek zorundadır. Kazanak tek çıkar yoldur, evde karısı ve çocukları onun kazanıpta karınlarını doyurmasını bekler. Ev kirası dahi bütün esnafa borcu vardır. Bu maç onun son şansıdır. Artık daha iyi anlar gençken yendiği yaşlı kurtların halini.Tam olarak anlaması için ise maçın sonu gelmelidir.
14.11.2007

İnsanın elinden özgürlüğünün alınmasından sonra hayatta kalabilmesinin sebebi, esaret günlerinin bir gün biteceğini bilmesindendir. Dostoyevski hapishanede geçirdiği 4 yıldaki gözlemlerini ve saptamalarını okuyucuyla paylaşır. Oradaki atmosferi kusursuz tasvir eder ve sizi maphus havasını solumanızı sağlar. Bu suçlu topluluğun yaşam biçimini anlatır, karakterlerin iç dünyasına girer. Gardiyanların üniforma giymesiyle kendilerini bir şey sanmalarını ve bütün cesaretlerinin bu giydikleri giysiden ibaret olduğunu aktarır. Hapistekilerin mutlu olabildikleri tek gün olan noel deki o değişikliklerini gözler önüne serer. Sanki bütün yıl hiçbirşeyden memnun olmayan, şikayetçi topluluğun sahnelenen tiyatro oyunları sırasında nasıl da çocuklar kadar mutlu olduklarını gösterir. Her nekadar hapiste kaybettikleri uzun yıllar onların çoğu duyguların köreltse de onların da insan olduklarını hatırlatır. Büyük usta'nın bu sürükleyici anı-roman tarzı eseri o dönemin hapis yaşantısına ışık tutar ve sonuçta okunması keyifli bir yapıt halini alır.
26.08.2007

Ezilenler usta yazarın en yalın kitabıdır.Dostoyevski kitaplarını okumak istiyenlerin bu eserden başlamaları uygun olur.Kitabın sadece ismine bakarak Rus toplumunun tüm ezilen sınıfının anlatıldığı sanılabilir ama anlatılan belli karakterlerin pek de mutlu olamyan yaşantısıdır.
Ezilenler'de , toplumun alt tabakasından bir kaç insanın hayatlarının belli zamanlarda birbirleriyle ilişkilerini anlatır.Yazın hayatının başlarında olan ana karakterimiz küçük bi kızı kötü yaşantısından çekip alır;onu kör talihiyle yalnız başına bırakmaz.Küçük yaşta evlatlık alınan karakterimiz'in Yaşlı anne ve babasının kızı da Prens'in oğlu ile aşk yaşamaktadır. Tabii Prens, kızın ailesi ile olan kötü geçmişi ve oğlunu zengin birisiyle evlendirme arzusu yüzünden bu ilişkiye karşı çıkar.
Birbiriyle alakasız görülen karakterlerin kitabın sonlarına doğru birbiriyle bağlantıları ortaya çıkınca insanı oldukça şaşırtan çarpıcı bir roman.Sevgi,nefret,gurur ve adiliğin bariz bir şekilde vurdulandığı kitap Dünya Klasiklernin vazgeçilmezlerindendir.