E-Dergi

Hüzünlü bir Marquez kitabı. Emekli aylığının gelmesini umutsuzca bekleyen albayın hem hüzünlü hikayesi hem de karakterinin yıllar içindeki dönüşümünü anlatıyor. Kitabı genel olarak severek okusam da diğer eserlerine göre biraz sönük buldum. Hikayede aydınlanmayan noktalar da kalması yarım kalmış bir his oluşturdu.

Akıcı, okuması keyifli bir hikaye. Ayfer tunç ile tanışma kitabım oldu.

Emma çok akıcı ve keyifli bir okumaydı benim için. Bunun yanında yazarın o dönem için belki aykırı sayılabilecek, her kadının evlenmek zorunda olmadığı ya da evlilik arzu etmediği gibi evliliğe ilişkin görüşlerini de incelikle sunuyor kitap. Gurur ve Önyargı ile benzer şekilde aslında yine evlilik teması işleniyor ve mutlu sonla biten bir aşk hikayesinde buluyoruz kendimizi en sonunda. Kimi yerde daha kısa anlatılabilirdi diye düşünsem de, genel olarak sevdiğim, keyifle okuduğum bir roman oldu.

Adeta film izler gibi bir çırpıda okuduğum, çok sürükleyici bir romandı.

Serinin 6. kitabı. 5. kitap olan Mahpus’ta, ana karakterimizin biricik aşkı Albertine’i nasıl bir mahpusa dönüştürdüğünü, ama aynı zamanda kendisinin de aslında bir mahpusa dönüştüğünü okumuştuk. Albertine Kayıp’ta ise, yazar önceki kitapta yaşananların sonucu ve etkisi olarak Albertine’in gidişiyle beraber, karakterimizin Albertine’in yokluğuyla başa çıkma çabasına, yalanlarıyla yüzleşmek pahasına sevdiğinin gizli yaşamına şahit olma arzusuna yer veriyor. Serinin en kısa kitabı ve en akıcı olanı bana göre.