Toplam yorum: 3.084.218
Bu ayki yorum: 3.900

E-Dergi

poll Tarafından Yapılan Yorumlar

23.04.2011

Eskici ve Oğulları adlı eserde yazar, genç yaşındayken öğrendiği kunduracılık sanatını babasının da ölümünden sonra geçim kaygısına düşmesi sonucu okulu bırakarak başlaması, Trablus Savaşı'ndan sonra da bu zanaatı devam ettirmeye çalışan, savaş sırasında da bir bacağını kaybeden "Topal Eskici"nin hayat mücadelesini konu edinir.Bu sadece onun değil aynı zamanda onun büyük ve küçük oğlunun da onunla birlikte verdikleri bir mücadeledir.Zaman içinde kunduracılık sanatında gelirlerinin azalması ve karşılarına göçmen bir kişinin de ayakkabıcı dükkanı açmasıyla geliri bir hayli düşen Topal Eskicinin zorlaşan geçim sıkıntısı karşısındaki çaresizliği anlatılır.Bu çaresizliğin yansıması olarak evde başlayan tartışmalar ve kavgalar sonunda büyük oğlanın evi terk edip kütlü toplamaya gitme düşüncesinin zihninde uyanmasıyla devam eder.Abisine yapılan hakaretlere dayanamayan küçük oğul da onunla birlikte gitmeye karar verir.Sonunda Topal Eskici de kütlüden daha fazla miktarda para kazanmak amacıyla onlarla birlikte bir süre orada çalışmaya karar verir.Böylece tüm aile şehirden kısa süreliğine Çukurova'ya gelir.Ancak burada yaşadıkları dram evdeki hesabın çarşıya uymaması beraberinde pek çok sorunu ve süprizi beraberinde getirir.Önce eskici, eşi ve kızıyla birlikte Adana'ya döner.Bu arada kızı da yolda tanıştığı kamyon muavini Ünal'la anlaşarak eve onu da getirir.Geri kalan kardeşlerse Çukurova'nın sıcağına ve sıtmasına, sivrisineklerine bir süre daha dayanmaya çalışırlar.Ancak onlar da pek fazla dayanamaz.Sefil bir halde hayal kırıklığına uğramış bir biçimde baba evine geri dönerler.Hayalleri yarım kalır.Bundan sonra hayallerini gerçekleştirebilecekler midir?Yoksa durumları daha mı kötüye gidecektir.Bu sorunun kısmen de olsa yazar tarafından romanın sonlarına doğru cevaplandırıldığı görülür.Kitap genel olarak alt tabakadan bir ailenin hayat mücadelesini konu alıyor.Yazarın anlaşılır bir dil kullandığı söylenebilir.Okuyucu okurken pek sıkılmıyor. Karakterler arasında karşılıklı konuşmaların fazlaca yer aldığı görülüyor.Kitabın baskı kalitesi ve sayfaları iyi...Hemen her kesimden insanın rahatlıkla alıp okuyabileceği bir roman...
19.04.2011

Orhan Kemal'in Oyuncu Kadın ve Gavurun Kızı adlı roman kitabı birbirinden bağımsız daha çok uzun hikâye denilebilecek türde iki romanı içermektedir.İlk roman olan Oyuncu Kadın adlı eserinde yazar, İstanbul'da yetişmiş ancak sonradan Konya'ya gelmek zorunda kalmış olan babası vefat eden abisi ise milli teşkilata katılan Nazmiye adındaki bir kızın yaşamını gözler önüne serer.Onun Konya'da bir oturak aleminde tanıştığı İhsan adındaki nişanlı bir gençle olan münasebeti anlatılır.Romanın sonuna doğru İhsan'ın arkadaşının da kıza göz koyması ve kızın abisinin padişah karşıtı olan milli teşkilata katılması nedeniyle kızın da evinde birtakım belgeler sakladığından şüphelenilmesi üzerine, Necmi adındaki İhsan'ın arkadaşıyla ortak hareket eden kişilerin eve baskın yapması bunun arkasından yaşanan olaylar ve kaçış, sonun başlangıcı gibi bir film objektifinden okuyucunun gözünün önünde canlandırılır.Yaklaşık 80 syf tutarındaki ilk roman hakkında daha fazla bilgi vermemin doğru olmayacağı kanısındayım.Ancak heyecanın üst düzeyde yaşandığı, sürükleyici bir romanla karşı karşıya bulunduğumuzu itiraf edebilirim.İkinci romanın adı olan Gavurun Kızı da ilk romandan biraz daha uzun yaklaşık olarak 110 sayfa.Bu romanda da yine ilk romanda olduğu gibi bir aşk seziliyor.İki farklı ulustan(birisi Türk, diğeri Rum)Kamran ve Evdoksiya adındaki gençlerin aşkları konu edilmiş.Her türlü çevreden özellikle kızın çevresinden(dedesinden) baskıya karşı koyuş ve birbirini seven iki gencin her türlü olumsuz koşullara karşın sonunda buluşması ve birlikte hayat mücadelesini sürdürmeye çalışması.Yoksulluğa, yokluğa, zor durumda kalmalarına karşın birbirlerini bırakmamaları, destek olmaları, güvenleri gözler önünü serilmiş.Yer yer heyecan ve aksiyon sahnelerini de barındıran bir roman.Aşkın farklı milletler arasında da yaşanabileceği, tüm dünyada ortak bir duygu olduğu belki de yazarın vurgulamak istediği bir nokta...Ele aldığımız bu iki romanı içinde barındıran kitap genei olarak basım açısından iyi.Yazarın dili de oldukça akıcı, açık, anlaşılır olduğundan okuyucu kitabın kapağını açtığı andan itibaren kendisini romana kaptırıyor..Sonuç olarak herkesin rahatlıkla okuyabileceği bir kitap...
12.04.2011

İnsan Vücudu adındaki bu eser insanın vücut sistemleri ve vücut bölgeleriyle ilgili açıklayıcı bilgiler içeren bir kitap.Hemen her seviyeden insanın anlayabileceği, görsel malzemenin fazlasıyla gerçekçi bir şekilde desteklendiği kitabın kapağını açar açmaz kendisini gösteriyor.Ayrıca dil olarak da oldukça sade, açık, anlaşılır bir dil kullanılmış.İnsan vücudunu tanımak ve onun hakkında bilgi sahibi olmak isteyen tüm arkadaşlara tavsiye ediyorum.
06.04.2011

Knut Hamsun'un bu romanı bir tür otobiyografik roman niteliğinde.Yazar yaratmış olduğu karakter vasıtasıyla bir tür kendi yaşam hikâyesini anlatmaya çalışmış.Kitap adından da anlaşılacağı üzere insanın açlığa, yoksulluğa ve her tür olumsuz şartlara karşın hayatta kalma ve varolma mücadelesini sergilemektedir.Herkesin zevk alarak okuyabileceği, zaman zaman dramatik sahneleri de içine alan oldukça faydalı bir seer.