E-Dergi

Karasu'nun öğrencisi Cemal Güzel tarafından hazırlanan İmbilim Ders Notları'nda (sitede her ne kadar İlbilim Ders Notları yazsa da kitabın adı İmbilim Ders Notları'dır) Karasu'nun 1984 yılında Hacettepe Üniversitesi'nde verdiği Mantık II dersinin notları yer almaktadır. Karasu'nun göstergebilim konusundaki bilgilerinden ve yaklaşımlarından istifade etmek isteyenler için kaynak kitap niteliğinde bir eser.

Bilge Karasu'nun Halûk Aker'le neredeyse otuz yılı içeren mektuplaşmalarının yer aldığı kitapta (mektuplaşma dediğime bakmayın, Aker'in sadece birkaç mektubuna yer verilmiş) Karasu'nun yaşamına dair, yaşayışına dair başka hiçbir yerden öğrenilemeyecek bilgilere rastlamak mümkün. Karasu meraklılarının okumak isteyecekleri bir kitap.

Bilge Karasu'nun ölümünden sonra Füsun Akatlı tarafından yayıma hazırlanan Öteki Metinler'de yer alan metinlerde, özellikle yazma, yazı ve yazın sorunsalları üzerinde durulmuş. Yazarın düşünsel ve kuramsal ağırlıklı denemeleri ile günlüklerinden seçmeleri kapsayan bu eserde özellikle "öteki" kavramına değiniliyor. Bilge Karasu'yu kuramsal yönden de tanımak isteyenlerin okuması gereken kitaplarından biri olduğunu düşünüyorum.

Bütün kitaplarını okumuş biri olarak Karasu'nun en beğendiğim eserlerinden biridir Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı. O zamana dek inandığı her şeyi terk etmesi istenen, bunu yapamayınca da çareyi kaçmakta bulan; ama bir müddet sonra kaçışının da anlamsızlığını farkedip inançları uğruna bir savaş vermesi gerektiği düşüncesiyle cezaya çarptırılacağını bile bile geri dönen ve ölüme mahkum edilen Bizanslı bir keşişin hikâyesi.Onun ölümüne tanıklık etmek zorunda bırakılan bir diğer keşişin bakış açısıyla da tamamlanmış olan Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı, benzer bir konuyu (baskı ve başkaldırı) çok farklı bir zaman diliminde ele alan "Dutlar" adlı öyküyle bütünleniyor. Okurken, tıpkı adından anlaşılacağı üzere zamanın donduğunu hissedeceksiniz.

Bilge Karasu'nun ilk eseri olan Troya'da Ölüm Vardı dört erkek arkadaşın Sarıkum'daki çocukluk günlerini, Sarıkum'dan sonraki yetişkinlik yıllarını ve birbirleriyle, eşleriyle , anneleriyle olan ilişkilerini konu edinen; kıskançlığın ve yalnızlığın hakim öğe olarak işlendiği bir roman. Karasu okumak her zaman kolay değildir. Ama bu kitap diğer pek çok eserine nazaran daha kolay ilerliyor. Yine de her daim göz açık olmanız önerilir, ne de olsa Karasu okuyorsunuz.