E-Dergi

çok az kitabın sonunu merak ederken aynı anda hiç bitmesin istersiniz.tasavvuf bitmek bilmez bir dünya ama bunu günümüzle birleştirmek alif şafak'ın başarısını gösteriyor.mevlana-şems aşkını Allah aşkını beşeri aşkı tüm aşkları tek potada eritip yüreğimizde hissettirdiği için yazara teşekkürler başarılar..

önceki kitabı aynalar koridorunda aşk'tan sonra bu kitabı da merakla bekliyordum.yazarın kendine has anlatım tarzı olaylara tasavvuf,risale-i nur ve psikiyatri eksenli yaklaşımları ile ölümü en çok da ölüme karşı hissetiklerimizi anlatıyor.aslında ölümü anlatırken de varolma sebebimizi ortaya koyuyor.insana hayatındaki büyük taşları nasıl yerleştirmesi konusunda fikir veriyor.uzun zamandır kitap okuyamıyordum , kısa sürede bitirdim.ölüme hayata ve kendine başka bir bakış..herkese tavsiye ederim..

kitabın ilk 20 sayfasını okudum ve arkadaşımda kaldı ama devamını okumak için sabırsızlanıyorum.ömer hayyam'ı pek çok kişinin yadırgamasına rağmen yazarın onun rubailerinde bahsettiği şarabı Allah aşkı olarak düşünmesi beni çok mutlu etti.sanki hayyam'ı doğru anlamış ve huzur bulmasını sağlamış gibi.bu kitabı bile muhteşem ilk sayfalarından başımı döndürdü kimbilir diğer kitapları nasıldır.yazarın yüreğine sağlık diyorum

yazarın okuduğum 2.kitabı ilki cam ırmağı taş gemiydi ve gerçekten bu kitabı bitirmekte zorlanıyorum sıkılıp bıraktım cümleler alıp götürüyor ama geride bana birşey bırakmıyor gibi.akıp giden sele bırakmak misali.iç dünyamda yansıma bulmakta zorlanıyorum.isim'le ateş arasında da var elimde ve okusam mı diye tereddüt ediyorum.

bir solukta okuduğum beni içine çeken bir kitap olmuş.yazarın okuduğum ilk romanı ama neden şimdiye kadar hiç okumadım dedirtti.tasavvuf bilgisi dili kullanışı ve Allah aşkını hissettirişi ile çok güzel bir kitap.romandaki karakterin hayatını ve niyazi mısri'yi yaşadım.tasavvuf'la ilgilenenler kaçırmamalı..