E-Dergi

Dostoyevskinin bir kitabını daha bitirdiğim için çok mutluyum. Kitaba gelecek olursam başından sonuna kadar sürükleyici ve gerilim dolu bir kitaptı. Okuduğum her sayfada her cümlede elimde olmadan geriliyordum. Kahramanımız Yakov Golyadkin, kişilik bölünmesi hastalığına sahip. Yaptığı herhangi bir şeyde etrafındaki toplumun gözünün hep onda olduğuna, kendi yaptığı kendince kötü, alçaltıcı davranışları düşmanlarının yaptığına inaniyor. Gerçekten ilginç ve bir o kadar da harika bir kitaptı. Kitabı okurken izlediğim 'Fight Club' filmini de anımsamadım değil.

abartıldığını düşündüğüm bir kitap. çok büyük bir beklenti içine girmemenizi tavsiye ederim. Toplumun genelinden farklı düşünce yapisinda bir abimizin yaşadığı bir serüveni anlatıyor. kitabın sonunda 'ee, bu muymuş yani o kadar övülen yabancı!' tepkisiyle karşilaşabilirsiniz benim gibi.

Tezer Özlü eserlerinde konu bütünlüğünü pek sağlayamıyor. olaylar arası kopukluklar var, bu sadece bu eseri için değil tüm eserleri için geçerli, ben pek beğenemedim. Bütün eserleri otobiyografi tadında kendi yaşamını anlatıyor.

yaşamın ucuna yolculuk kitabının kısaltılmış hali olarak yazılmış. okunur aslında 50 sayfa bir sey zaten.