E-Dergi

Okurken boğazımda bir düğüm ile okudum hep. Alev alev yandı boğazım. Bir kadın olarak kendimi Meleknaz'ın yerine koyarak, Nergis'in yerine koyarak okudum. Kötü olan şey bu yaşananların gerçek hayattan hiç de uzak olmaması. Kadınların her daim köle olması, erkeklerinde sebepsiz yere öldürülmesi kor gibi yaktı içimi. Okudukça bir kere daha milyonlarca kez teşekkür ettim ve dua ettim Atatürk'e ve onunla birlikte savaşan gazi ve şehitlerimize, dedelerimize, ninelerimize,abi ve ablalarımıza. Bize Cumhuriyet'i bıraktıkları için minnet duydum.

Nazi faşizmi ile ilgili yüzlerce filmler ve belgeseller çekildi.Binlerce kitap yayınlandı.En çok ise Nuremberg Mahkemesi filmini beğenmiştim. Ancak o filmden sonra bu kitaba denk geldim. Keşke önce bu kitabı okuyupsonra o filmi izleseymişim dedirtti. Levi'nin yazmış olduğu bu kitap diğerlerinden neden farklı diye soracak olursanız cevabı çok basit; yazar doğrudan yaşadıklarını anlatmış. Yani kitabın baş kahramanı kitabın yazarı. Levi bzzat toplama kampına götürülmüş ve orada yaşadıklarını kaleme dökmüş. Tabi bu arada yazar bu kitabı yazarken taraf tutmadan sadece "Oraya gittik.Bunu yaptık." gibi cümleler yazmaya özen göstermiş.Yazar bu kitabı yazdıktan uzun yıllar sonra daha fazla insanlığa dayanamayarak intihar etmiş. İşte bu yüzden bu kitap diğer kitaplara göre daha değerli. Bu nedenle eğer Alman faşizmini iyice anlmak istiyorsanız ilk önce ilk ağızdan duymanızda fayda var. .

Bu kitabı "çocuk kitabı" olarak görenlerene ne yazık! Daha geçenler de arkadaşlarım "aman o kitaptan ne kadar önemli birşey beklenir ki." dedi. Bir diğeri de "bul artık küçük prensinide bırak bu küçük prens sevdasını." diye dünyanın en saçma lafını etti. Sanırım kitabı ya anlamadılar ya da okumadılar. Aksini düşünmek istemiyorum bile. Küçük Prens okuyan ve anlayan biz yetişkinlere bağlanmanın,sevmenin bir çocuk gibi çıkarsız,saf ve temiz olması gerektiğini gösterdi. Kitap tam bir yetişkin kitabı. Ancak bunu anlayan o kadar az ki çevremde.Çoğu beton yığınlarının arasındahayatlarını yaşadığını sanıyor. Ne büyük yanılgı! Kitaptaki gibi yıldızlara sahipler ancak onlarla ne yapacaklarını bilmiyorlar.

Livaneli diyince benim için akan sular durur.Zülfü Livaneli'nin bütün kitaplarını okudum ve bu kitap çıkar çıkmaz hemen satın aldım.Seranad gibi çok akıcı olmasa da yinede güzeldi.özellikle sonu çok şaşırttı.Ayrıca ana karakterin evini çok beğendim.kitapları oda oda ayırmak fikri şahane bence.Livaneli'nin yeni kitaplarını sabırsızlıkla bekliyorum.

işte benim yazarım.hayatımı değiştirdi.okurken "burada beni anlatıyor" dediğim bir çok yer vardı.akıcı.sürükleyici.merak uyandırıcı.keşfettirici.teşekkürler Aret.