E-Dergi

ferit edgüyü ilk av kitabıyla tanıdım, tatlı bir arkadaşımın sahaftan bana hediyesiydi bu kitap... herbirinin sonu, konusu alışık olmadığımız cinstendi. bu kitap ferit edgü yü tanıma istedği uyandırdı içimde.. ve hakkaride bir mevsimi bu sebeple aldım..

hakkariye sürgüne gönderilmiş bir öğretmenin öyküsü.. sadece bir öykü değil, memleketimizin bu mahrumiyet bölgesinde tek sığınağı olan kitapçınında şehri terk etmesiyle daha da zorlaşan şartların ilk dilden anlatımı...

ferit edgü yalnızlıktan yaşadığı buhranı, sıkıntıyı öyle güzel dökmüş ki satırlara tam manasiyle halüsinasyonların içinde buluyorsunuz kendinizi...

çok başarılı bir yokluktan içe dönüş romanı... mutlaka okuyun...

bu kitabın ingilizcesini " cry the beloved country" i okuduğumda bu kitabın henüz türk çevirmenleri tarafından keşfedilmemiş ve türkçeye kazandırılmamış olmasından büyük üzüntü duymuştum...

bu kitap güney afrikanın johannesburg kentinde beyaz insanların vahşi bir aç gözlülükle yerlilerin yaşama hakkını dahi ellerinden alarak kendi medeniyetlerini dayatmalarının birinci gözden anlatımıdır..

öyle etkileyicidir ki johannesburg u ziyaret edip o insanların elini tutma onlara yardım etme isteği uyanır içinizde..

bu kitabı mutlaka ama mutlaka okuyun...

mitokondriyal DNA"nin anneden çocuğa korunarak nesilden nesile aktarıldığı iddasından yola çıkan harika bir insan evrimi tarihi.. bryan sykes bu gerçeği uzun ve zorlu yollardan geçerek keşfetmiş,birçok engelle karşılaşmış ancak gerçek karşımızda gene de .. :)

kitapta aynı devirlerde yaşamış 7 kadının günümüzde avrupada yaşayan tüm avrupalıların atası olduğu, yaratılış kıtasından insanların nasıl ve hangi güzargahları izleyerek dünyaya yayıldığını, soyu devam ettirenin erkek değil kadın olduğu idda edililyor.. bilimsel çalışmalarla desteklenmiş..

genetik bliminin insan tarihine ışık tutacağı aklınza gelir miydi hiç? hele de binlerce yıllık bi mumyanın büyük dedeniz olduğunu öğrendiğinizde.. :)

mutlaka okuyun derim.. :)

insanlık bugüne gelene kadar hangi evrelerden geçti? neyken ne oldu? insanlar tek bir atadan mı geldi? eğer öyleyse insanlar siyah beyaz sarı ırka dönüştü?

kitabımız, bu konuyla ilgili kitap yazarlarıyla soru cevap şeklinde yazılmış..bu da aslında sıkıcı bir insanlık tarihi yerine daha sürükleyici bir roman hissi uyandırmış..
tüm bunlara cevap ararken "herkesin anlayacaı bir dilde" yazılmış..
ve özellikle evrim konusunda ise kitabı ayrı bir yere koymuş ve söyle demiş : " din inançtan, bilim ise gerçeklerden doğmuştur. ve her iki dünya birbiriyle rekabet halinde değildir.." günümüzde bu ayrıntıyı es geçmemek gerekiyor..

kitapta çok ilginç iddalar da var : tüm dillerin ırkların kökenninin aynı olduğunu, insanların genetik akrabalıklarının tek bir ataya kadar gidebileceğini, bizi asıl ayrınan sadece fiziksel özelliklerimiz olduğunu bununsa gnetik yapımızın çok ufak bir kısmının etkisi altında olduğunu idda ediyor..

bu kitaptan sonra serinin diğer kitaplarını da okuma isteği uyanacak içinizde.. :) okumadan geçmeyin.. !!! :)

kitap sadece türkiyde yapılacak şeyleri kapsamıyor aslında.. genel olarak yapmamaız gerekenler olabilirdi.. ama ben ilk kez bu kadar çok şey öğrendim bir kitaptan.. kitabın konu yelpazesi çok geniş bu rağmen sürükleyici ve insana keşfetme ve öğrenme hevesini aşılıyor.. son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan biriydi.. akdoğan özkan'dan yeni güzel kitaplar özellikle de seyahat - gezi kitapları okumak isterim.. çünkü kişisel düşünceme göre bir gezi kitabı yazarında olması gereken okuyanı harekete geçirme,yeni yerler görme isteği uyandırma ve akıcı dille olayları bağlama akdoğan doğan'ın doğal bir yazarlık yeteneği..

son olarak bu kitabı şiddetle tavsiye ediyorum.. :)