E-Dergi

Kitap 1975 yılında çıkıyor ve 1973 yılında Şili Darbesi gerçekleşiyor. Sunumda özetle Şili'ye bu kadar değinmenin önemine değiniliyor ve Türkiye'nin Şili bilgisi tartılıyor. "Bugün başkasına yarın bize" sözü vurgulanıyor ve akabinde 1980 yılında ise Türkiye'de bir darbe gerçekleşiyor. Şili ile Türkiye'nin yaşadıklarını kıyasladığınız zaman muhteşem benzerlikler görürsünüz ve tüm bunlardan sonra bu kitabın sunum kısmını okumak bünyeye çok ağır gelir. Bu denli dolu dolu ve yaşlı bir kitaptır.

İlerleyen teknoloji ve bilgi aracılığıyla mitolojiler ile bilim arasında derin bir uçurum oluştu ve bundan ötürü insanlar inançlarını sorgulamaya başladılar. Hıristiyanlık'ta bir reform gerçekleşti bilimsel sonuçlara uyum açısından ve Big Bang ile Evrim'in aslen dine aykırı olmadığı kabul edildi yani din ayrıca bir daha yorumlandı. Hıristiyanlık'ın yapmış olduğu bu zorunlu yorumu İslam dünyası da yapmak zorundaydı zira uçurum giderek büyüyordu ve bunu Caner Taslaman üstlendi. Biyoloji, Fizik konusunda ihtisas sahibi olmayan, o disiplinlerde araştırma dahi yapamayacak bir kişinin kalkıp da istatistik ve mantık ışığı altında kendi yorumunu katarak nihayete ulaşmaya çabasıdır çalışmaları ve bu kitap da aslen onlardan biridir. Yakın zaman içinde duyacağınız reform seslerinin habercisi olan bu kitap en azından ne düşünüyorlar diye okunması gerekir diye düşünüyorum.

Yabanıl zamanlardan yola çıkarak günümüze dinlerin ve sahip olduğu ritüellerin nerden ve nasıl geldiğini yazar gayet keyif verici bir dille anlatmış. Gerçekten okunması gereken ve yeni bir bakış açısı açan kitaptır.

Kitabın yazı tipi çok göz yoruyor. Alternatif Bulantı'ları tercih etmenizi tavsiye ederim.

Evet kitap bir kişisel gelişim kitabı ama bunu fark ettirmemeyi becerememiş. Alttan alttan bu gelişimi verseydi daha başarılı olabilirdi. Ben olsaydım, "Şöyle yapın, davranın, edin, atın." gibisinden ibareleri yoğun olarak kullanmak yerine daha az kişisel gelişim kokan ibareleri kullanırdım. Açıkçası kitaptaki bu birinin bana akıl vermesinden sıkıldım. İlk başlarda çok akıcı geliyor çünkü bu ibareler çok hafif ama sonradan o kadar ağırlaşıyor ki okumak zorlaşıyor, yani benim açımdan öyle. Kemal Sunal'ın filmindeki gibi de diyebiliriz bi' açıdan. Yine söylemek gerekir ki okumak en azından bir şeyler kazandırabilir. Fikrim benimsenip, kitaba hemen öcü gibi bakılmamalı.