Stieg Larsson, ailesinin maddi durumu yetersiz olduğundan dedesinin desteği ile eğitimine devam etmiş, anti-faşist olan ve bir süre nazi kampına kapatılan dedesini kendisine rol model olarak almıştır. Hayatı boyunca her türlü ırkçılığa karşı mücadele etmiştir.
Steig Larsson, 15 yaşındayken bir tecavüze şahit olması ve olaya müdahale edememesinin suçluluk duygusunu kayatı boyunca bir yük olarak boynunda taşıyacaktı; tecavüze uğrayan kızın ismini tahmin edin... Kitaplarında Lisbeth'i ölümsüzleştirerek bir nevi hissettiği suçluluk duygusundan kurtulmaya çalışmıştır.
Benim dikkatimi çeken bir durum ise ülkesi İsveç hakkında, sanki bu konuda çok geridelermiş gibi anti-ırkçı bir tutumda olmasıdır. İsveç 2009 verilerine göre cinsiyet eşitlik indeksinde(Gender Inequality Index) Norveç, Finlandiye, İzlanda ile ilk 4'tedir., Belki insan haklarını bu kadar savunan insanların varlığı sayesinde İsveç bu konumdadır. Aynı listede Türkiye'nin de 129. sırada olduğunu da hatırlatmak isterim. Son yıllarda da giderek maalesef giderek gerilemektedir.
Mutlaka okunması gereken kitaplar arasında bir kitap, seri olarak almanızı tavsiye ederim, sonuçta ilk kitabı okuyunca hepsini almak zorunda kalacaksınız...
kaynaklar:
en.wikipedia.org/wiki/Stieg_Larsson
www.stieglarsson.com/
hdr.undp.org/en/statistics/gii/
Kim Bu? Mustafa Kemal
Arı Kovanına Çomak Sokan Kız & MILLENNIUM III
Vavien (DVD)
