E-Dergi

Ben ne yazık ki bunca yıldır bu özel yazardan ve bu güzel kitaptan ayrı yaşamışım. İsmini daha önce duyduğum fakat ha aldım, ha alacağım derken yıllar geçivermiş. ilk basılan kitabı olan bu kitabı aldım. Kitap hakkında bir şeyler söylemek beni aşar. Kitabı, bitip son sayfayı çevirince en baştan tekrar okumak istedim. Geç kalmakla beraber tek şansım hiç beklemeden yazarın tüm kitaplarını sırasıyla peşpeşe okumak oldu. Önsözde bahsedilen tamu nedendir bilinmez basılmamış. İnternet'te yazarın birkaç kısa hikayesiyle birlikte tamunun da girişini bulabildim. Tek kelimeyle muhteşem bir kitap. Tekrar tekrar okunacak bir kitap...

Puslu Kıtalar Atlası'nı okurken içine düştüğüm neden felsefeye bu kadar yabancıyım buhranı A-mat ile daha derinleşti. Kitabı okurken çok okuyorum derken aslında hiç okumadığımı, çok biliyorum derken aslında hiçbirşey bilmediğimi fakettim. Bir metafor yağmuruna tutuyor okuru Anar. Ayrıntılarda gizli göndermeleri yakalamak ise tamamen bildiklerimizle bağlantılı. Heyecanla peşpeşe okunan sayfalarda gözden kaçan ayrıntıları yakalamak için tekrar tekrar okunması gerek bence. Denizcilik terimlerinde ise zaten olayın gelişiminden ne demek istendiği anlaşılsa da İnternet'in bize sunduğu nimetlerden faydalanıp çok kolay bir şekilde denizcilik terimlerini çıktı alıp kitap arasına koyabilir isteyen. Bu kitap, kitap okumanın zevkini en doruklarda tattığım bir kitap oldu. Bittikten sonra kafamda oluşan bazı sorularla ilgili cevapları araştırıp öğrendiğimde ise kitap farklı boyutlara taşındı birden. Zaten kitap sırf Amat adlı bir kalyonun seferi diye okunursa anlaşılmadan okunmuş olur bence. Uzun İhsan Efendimizin bence en muhteşem kitabı. İçindeki her bir karakter başlı başına bir roman konusu olacak kadar ilgi çekici. Ve son olarak eklenmesi gereken tek şey var ki "Emilio Santos Ölmemeliydi."...

İlerleyen yaşına rağmen peygamber efendimizin hadisindeki mazhariyete nail olmak uğruna Medineden gelerek İstanbul kuşatmasında katılan ve burada vefat eden sahabenin büyüklerinden Halid Bin Zeyd ve onun örnek hayatı. Aynı zamanda peygamber efendimizin dedesinin annesinin kabilesi Neccaroğullarından olması hasebiyle onunla akraba olan ve Medineye hicretinde onu 6 ay evinde ağırlayan ve sonrasında ona komşu olan bu büyük sahabiye komşu olabilmek cenabı hakkın bizlere büyük bir lütfudur. Zira Efendimiz "kıyamet günü ashabımdan her biri vefat ettiği yerin halkı için önder ve nur olarak dirilecektir" buyurmakta. Eserde Yesribin Medine olması, hicretle nurlanması başta olmak üzere Ebu Eyyüp hazretlerinin hayatından kesitler naklettiği hadislerle birlikte anlatılıyor. "Ashabım gökteki yıldızlar gibidir hangisine uyarsanız kurtulursunuz" hadisine mazhar olabilmek için okumalı ve tanımalıyız...

Peygamber Efendimizin atası olan ve kabeyi oğlu İsmail ile birlikte temelleri üzerine yeniden yükselten tevhid inancının be Allaha teslimiyetin en büyük örneği ve önderi Hz.İbrahim Aleyhisselamın hayatını tevhid ve tebliğ müsadelesini anlatarak müslümanları ibrahimi bir tevhid inancı ve teslimiyete çağıran örnek bir çalışma. Hz.ibrahim Allaha teslimiyette hiç bir sınır tanımadı. Cenabı hakkın emri ile karısı ve küçücük çocuğunu Kuranın ifadesi ile ekin bitmeyen bir vadide bıraktı,onun emri ile oğlunu kurban etmede zerre tereddüt göstermedi. Daha çocukken ateşe atılmak pahasına tevhid inancından sapmadı. Cenabı hakkın Halilim,dostum dediği Hz.İbrahimi anlayabilmek için mutlaka okunmalı.

Hz.Ademden başlayarak sade ve akıcı bir anlatımla İslam öncesi Mekkeyi anlatan güzel bir çalışma. hocanın en beğendiğim tarafı özellikle olayları anlatırken günümüzle bağlantı kurması ve müslümanları ders ve ibret alarak hayatlarını tanzim etmeye davet etmesi.Çok detaylı ve kapsamlı bir çalışma değil fakat kısa, öz ve akıcı anlatımı ile hacmi dikkate alındığında kitap okumaya pek vakit ayıramayanlar ile büyük hacimli kitaplardan korkanlar için faydalı olacaktır. Serinin tüm kitaplarını nasipse okuyacağım.