Toplam yorum: 3.081.820
Bu ayki yorum: 1.500
E-Dergi
Altay GÖKHAN OĞUZ Tarafından Yapılan Yorumlar
klasik suç romanlarından farkı, suçun felsefesini ve suçlular toplumunun gözünden dünyaya bakışı yansıtması bakımından güzel ve ilgi çekici bir kitap. yazar kendisinin de yaşadığı ve ait olduğu moldova'nın transdinyester bölgesinde sovyetler zamanında sibiryadan sürülen urkaların (suçuluların toplumu) içinden suç hikayeleri ve yaşamlarıyla ilgili hikayelerle bezenmiş güzel bir roman yazmış. romanı filme de aktarmışlardı, john malkovich oynuyordu başrolde.
gülmekten gözünüzden yaş getirecek hikayelere sahip ustaca yazılmış bir mizah kitabı. özellikle minübüs hikayesi, kuyruksuz köpekler ve şapka satıcısı hikayeleri...
kitap, orwell'in sefalet dolu yıllarını anlatıyor. ilk bölümde paris'te, günde 16 saat bulaşıkçılık yaparak toplumun en alt tabakaları içinde geçirdiği zamanlar; ikincisinde ise, londra'da evsiz yurtsuzların kaldığı sefilhanelerdeki anıları... okudukça insanın içi kararıyor ama insan kendisini okumaktan alamıyor. bunu da haliyle, yazarın üslubu sağlıyor. bir de bu kitabı okuduktan sonra en lüks otel ve restoranların bile mutfaklarının içler acısı bir halde olduğunu anlatan yazar sayesinde belirli bir süre dışarıda yemek yiyemedim. etkileyici ve sürükleyici bir anı kitabı. okunması gerekli.
kitabın ana mesajı şudur: insanoğlu her ne zaman doğanın dengesini bozduysa, doğa da ondan salgın hastalıklarla intikamını almıştır. yine okudukça aslında salgın hastalıkların insanlığın, tarihini, kültürünü, savaşlarını ve demografik yapısını tahmin edilenden de fazla nasıl etkilediği görülüyor.
kısaca insanoğluna doğaya rağmen değil, doğa ile uyum içinde yaşamasını salık veriyor.