E-Dergi

güzel kitap...bu kitabın kötü olduğun iddia etmek haksızlık olur ama yazar salinger öykülerinden fazla etkilenmiş gibi.bazı öykülerde cidden sesli güldüm,kolay okunuyor,insana duygular geçidi yaşatıyor ama bittiğinde bir iz bırakmıyor.

bütün insan oktay anar kitaplarını büyük haz duyarak nefes bile almadan okurken bu kitabı iiki ay oldu alalı ama hala yarılayamadım bile.oysa kitap daha satışa sunulmadan ben coşkusunu yaşamaya başlayıp gün saymış bu kez kitabı bir günde değil sindire sindire okuyacağıma dair kendime sözler vermiştim.ama yok kitap bir türlü içine alamadı beni diğer ihsan oktay anar külliyatının diğer kitaplarında olduğu gibi kitapta yaşayan bir karaktermişim gibi hissedemedim kenidimi.

''a perfect day for banafish'' gibi çarpıcı bir öyküyle başlayıp 'tedy'' gibi insana soğuk duş etkisi yapan şahane bir öyküyle biter dokuz öykü.salinger'ın ''a cather in the rye'' de bahsettiği gibi kitap o kadar iyidir ki içinizden keşke salinger dostum olsaydı da arayıp öykülere dair uzun bir sohbet edebilseydik dersiniz.tabiri caizse piyasaya küstükten sonra kitaplarının hiç birini yayınlamayan salinger'ın bir köy evinde 50 den fazla tamamlanmış kitabının olduğu rivayetide ortalıklarda gezmektedir.bundan dolayı da salinger'ın bir an önce ölmesini dileyen hayranları yok değildir.

yerdeniz beşlemesinin ilk kitabıdır ve şahsi kanatime göre en iyisi.büyünün ta kendisiyle yazılmış,büyümeyi,yüzleşmeyi,korkuyu öğrenmeyi ve zaferi ''büyülü'' bir dille anlatan büyünün ta kendisi kitaptır.rowling harry potter'ı yazarken fazlasıyla etkilenmişe(!) benziyor bu kitaptan.

elif şafak'ın en iyi romanıdır ve bu kitabı 27 yaşında yazmıştır.böyle bir kitap ancak çok büyük birikimler sonucunda yazılabilir nitekim okuması da pek kolay değildir.uslubuyla,diliyle,içerdiği karakterlerle,sembolleriyle masalsı bir romandır.