Toplam yorum: 3.078.073
Bu ayki yorum: 4.951

E-Dergi

Harabî Tarafından Yapılan Yorumlar

03.02.2012

mehmet akif'in hem şahsiyeti hem de sanatını en iyi anlatan kitaptır mithat cemal2in bu kitabı.kitapta, mehmet akif hakkındaki diğer biyografi kitaplarında rastladığımız olağanüstü ve kısmen efsaneleştirilmiş bir akif portresi yoktur.burada akif sade ve üstün bir şahsiyet ve hayatının çoğunda inandığı şeylerden taviz vermeden inandığı şekilde yaşamış sade bir müslüman olarak resmedilmiştir.kitabın son bölümündeki akif'in sanatının irdelendiği bölümün edebiyat uzmanları için çok değerli olduğunu düşünüyorum.
26.01.2012

Cemil Meriç bu eserinde Tanzimat'tan günümüze kadar Türk aydınının yaşadığı bunalımları,çözüm arayışlarını ve fikirlerini mercek altına alıyor.
yazar medeniyet bakımından Doğu ve Batı medeniyetlerini karşılaştırıyor.Derinlemesine olmamakla beraber bu iki medeniyetin dayanak noktalarını irdeliyor.Burada batı medeniyetinin çirkin yanlarını, üzerinde kurulduğu kan ve zulümleri ve doğu medeniyetin üzerinde kurulduğu hikmet ve adaleti ortaya koyuyor.
Birçok tarihi ve edebi şahsiyeti aktarıyor.bu aktarımı yaparken onları analiz ediyor.tutarlılıklarını,çelişkilerini ve edebi değerlerini belirtiyor.
kitap,birçok cümlesini açıklamanın,kitaplar alacağı bölümleri ve tespitleri barındırmaktadır.
bu eseri şimdiye kadar okumamış olmanın eksikliğini şimdi katbekat bir pişmanlıkla hissediyorum.
cemil meriç'in, değeri tam olarak anlaşılamamış bir medeniyet(doğu medeniyeti) savunucusu olduğunu bu kitabı okuyunca iyice anlamış bulunmaktayım.üstadın değerini anlamamız temennisiyle özellikle fikir kovalayan herkese tavsiye ederim.
16.01.2012

devlet asırlardır okunan ve hala değerinden bir şey kaybetmemiş bir eser.bu eser her ne kadar platon'a aitse de kitapta tamamen platon'un hocası sokrates'in devlet anlayışı anlatılmaktadır.ben eserin özellikle önsözün ilk bölümlerindeki çeviri ile alakalı bölümü çok beğendim.
eser soru cevap şeklinde sokrates'in devlet görüşünü,devleti oluşturacak olan yönetici,asker,muhafız sınıflarını ve kadın ve çocuk yetiştiriciliği hakkında uzun uzadıya anlatmaktadır.
devlet yönetme şekilleri anlatılırken özellikle sekizinci kitap'ta günümüzün en önemli devlet yönetme şekli olan demokrasi hakkında ilginç ifadeler kullanılmaktadır.mesela bizzat demokrasiyi yıkacak olan şeyin yöneticilerin halkın özgürlüklerini karşılayamama durumu verilirken yine aynı bölümde bu sefer devleti yıkan unsurun sınırsız demokrasideki sınırsız özgürlüktür gibi günümüzde bile hala tartışılan konulara değinmektedir.
onuncu kitapta armeios oğlu er'in başından geçen olaylar islam dinindeki ahiret ve yeniden dirilme tablolarına fazlasıyla benzemesiyle dikkat çekmektedir,
10.01.2012

bu kitap şerif mardin hoca'nın doktora tezinin gözden geçirilerek yayınlanması olarak karşımıza çıkmıştır.kitap çok özgün ve samimi bir çabanın içinde olan yeni osmanlılar hareketinin ortaya çıkışı bu hareket öncülerinin savundukları fikirler ve karşılaştırmalı olarak bunların analizini uzun uzadıya anlatmaktadır.kitapta genel yeni osmanlıların çıkış sebebi olarak tanzimat bürokratlarına ve tanzimat bürokratlarının yüzlerce yıldır gelişip palazlanmış ve belli bir birikime sahip olan devlet kurumlarını ilga etmeleri ve yerine bizim medeniyetimizden kopuk tamamen batı patentli kurumlarım ikame edilmesine karşı çıkmalarını göstermektedir.
eser aynı zamanda yeni osmanlıların, fikirlerini savunurken hepsinin aynı görüşte olmadıklarını ve hemen hemen hepsinin gelişmiş olan batı sistematiğinin örneklerini bizde ikame etmek isterken bunun islam dininde olmaması neticesinde büyük zorluklar yaşadıklarını ve çoğu zaman çeşitli çıkmazlarla boğuştuklarını anlatmaktadır.
eserde yeni osmanlı düşünürlerinin meselelere çözüm getirirken genellikle beslendikleri batılı düşünürlerden etkilendiklerini ve kendi çözüm yollarında bu batılı kişilerin fikirlerinin fazlasıyla içkin oldukları da anlatılmaktadır.
bu eser aradan geçen bunca zamana rağmen o dönemde fikir adamlarımızın ne kadar zengin içerikli oldukça entellektüel ve verimli bir tartışma yürüttüklerini ve o çıtanın malesef günümüzde yanına bile yaklaşmadığımızı göstermesi açısından önemlidir.akademik bir dille yazılmış olmasına rağmen kesinlikle tavsiye ederim.
18.11.2011

13 kısa öyküden oluşan bu eserde öykülerin konuları gündelik yaşamın basit temalarından seçilmiştir.bu eser yazarın otobiyografik bir öyküsü kitabı denebilir.bu izlenim yazarın önsöz bölümündeki ‘’düzyazı yazdığım zaman keza.uydurmuyorum,sallamıyorum,inanmadığım tek kelime yazmıyorum.’’sözlerinden anlaşılmaktadır.yazarın kendi hayatından manzaralar kitapta öykü şekline bürünerek karşımıza çıkmaktadır.müellifin hayat görüşü öykülere sinmiş olarak gözükmektedir.