E-Dergi

film izlediğinizde kitap okuduğunuzda bir karakteri tek cümle içinde düşünürsünüz sıfatlarsınız."Yüzler" de bu sıfatlarınız için gerekli açıklamaları okumak ben bunu söylerken birine bu yakıştırmayı yaparken böyle mi düşünmüşüm demek olanağını buluyorsunuz.rasim özdenörenin bazı kavramlara toplumda verilecek ceza olup olmaması hususunu açık bırakmasıda iyi olmuş ölçüp tartma olanağı sunuyor bir bakıma.kitap konusunda tek zorlandığım nokta kelimelerdi.onun dışında iyi bir analiz ,başarılı bir deneme kitabı.

"farklı enstürümanların la sesi" kitaptaki en beğendiğim yakıştırma bu oldu.onun dışında zayıf ama konu bakımından hoş bir roman olarak nitelendiriyorum.olayların hepsinin gerçek hayatın içinden olması iyi güzel ama yazarın bunu daha nitelikli bir biçimde aktarmasını yeğlerdim.doktor karakterlerını zayıf vermiş diye düşünüyorum.akıcı bir kitapmıdır evet.çünkü okurken olayların peşinden koşuyorsunuz ve yazarın anlatımı sizi yormuyor.merak ettiğim konu doktor sami yavaş ın yaşadıklarının sebebi acaba kendi yaşam seklini özümseyememesimi yoksa kendi kişiliğnden kaynaklanan bir durum mu.herneyse binbir kapılı bir odadan kocaman bir koridara bakar insanlar.hepsinin gördüğü baktıkları kendi yorumları hayatları kadardır."son on beş dakika" da bunun üzeirine yazılmış hoş bir eserdir.

ismet özeliin ilk okuduğum kitabı olduğu için kendimi şanslı hissettim.çünkü kitap kısmi bir biyografiydi.ve aynı zamanda bir dönemin yazar şair gözünden yansımasıydı.ismet özelle ilgili kafamda sorular oluştu kitabı okurken daha doğrusu düşünceleri değiştikten sonra yeni şekliyle ilgili sorular.kitabı okurken yazarın analizlerine insan hayran oluyor doğrusu.

kitabı internette görmüştüm ve çok merak ederek almıştım.umutlRIM büyüktü kitaba dair yani.ama beklediğim kadar etkilenmedim.bilakis olumsuz düşünceler edindim yazara yarşı.kitapta hak ve adalet insanların hırsları uğruna neler yapabileceğinden çok bahsetmiş ama onlara karşı çizgisini tam çekmemiş.bu düşüncelerine istediği anda set çekmiş.kitabı okuyunca herkes anlayacaktır bunu.neyse her kitap uğruna harcadığı zamanın emeğidir.iyi kötü birşeyler katar insana...

insanı günlük yaşamın monotonluğundan çıkaran bekleyişle arkadaş olmuş bir eser.bu bekleyişe siz isterseniz "umut" deyin isterseniz "ölüm"...