Toplam yorum: 3.078.222
Bu ayki yorum: 5.100

E-Dergi

Betül Özdemir Tarafından Yapılan Yorumlar

23.01.2015

Çok kolay okunan bu kitap aynı zamanda üstünde çok düşünülmesi gereken belki de tekrar okunması gereken kitaplardan. Handanla ve Rafet ablayla ister istemez iyi arkadaş oluyorsunuz. Karakterler çok güzel oturmuş. Her karakteri bir yönüyle değil bir çok yönüyle alması yazarın kalitesini gösteriyor.
Mutlu olmak, yaşamak, hayatı kendimize zehir ediyor oluşumuz. çok güzel işlenmiş. İdealize edilmiş fikirler yormadan çok güzel verilmiş. Aynı zamanda o kadar basit anlatılmış ki aslında bir çok şeyi çok daha yalın olarak fark etmemizi sağlıyor.
%90 çok tutarlı. Yani insanlara ön yargısız olmak, olduğu gibi kabul etmek ama pembe gözlükle safiyane değil sadece samimi olarak.
%10 tutarsız. yazar yani idealize edilmiş karakteri Mecnun bile din için ön yargısız olurken konu muhafazakarlar veya cami olunca hiç de ön yargısız olamıyor veya Atatürk'ü sevmemesi için insanın satılmış olması gerektiği ayrıntısını araya sıkıştırı veriyor. Yani yazar hem siyasetten nefret ettiğini anlatıyor hem de doğru olan siyasi görüşün ne olduğunu anlatmak istercesine hikaye ile çok da alakası olmadığı halde farklı farklı karakterlerin ağzından işleyip duruyor. Nalına da vuruyor mıhına da ama sanki birine yapıcı eleştiri yapıyor diğerini direk gömüyor. Yalnız kitabın sonundaki herkesin içinde sevdiği kıza teklif etme olayı yani kitabın özüyle hiç uyuşmuyor hayal kırıklığına uğradım. hani bilinç altına yerleştirilmiş modellere bağlı kalmamak gerekiyordu. Bunun Amerikan filminden bir kesit olduğu açık. acaba bu bölümü başkası mı ekledi kitaba.
Kitap son zamanlarda eksiğim ne diye düşünüp bulduğum ama doğru ifade edemediğim bir çok şeyi çok güzel anlatmış. Önce kendine samimi olmak sonra herkese her şeye zaten olursun işte ancak öyle mutlu olunur. Tam anlamıyla kendimi tekrar tekrar sorguladım. bana çok şey kattı okuyan herkese katacağına eminim.
Bu arada Dünya Varmış bana uydurma isim gibi geldi yanlış mıyım?
31.12.2014

Özelikle ilk bölümlerde ağladım. 622'de peygamber efendimiz Mekke'den Medine'ye göç etti diyoruz basit bir şeymiş gibi. İskender Pala işte bu muhteşem olayı basit bir dille kısaca anlatıyor fakat kedinizi Medine'de onun gelişini bekleyenlerden birinin yerine ağlarken ve Tala el bedruyu söylerken buluyorsunuz.
Sonraki bölümlerde etkileyici olmasına rağmen hicreti anlatan bölümden sonra sönük kalabiliyor.
İskender Pala yine herkesin beğenerek okuyacağı bir kitap yazmış.
07.04.2014

Açlık oyunları filmini seyretmediyseniz tüm seriyi okumadan seyretmeyin.
Filmdeki karakterlerle bozulmadan önce hayal gücünüzün filmini seyredin.
07.04.2014

Açlık oyunlarının ilk kitabından sonra daha ne olabilir ki deyip çok beklentiye girmedim ama yanılmışım alaycı kuş da ateşi yakalamak da harikaydı. Her seferinde daha ne olabilir ki dedim.
Bitirmek için gece gündüz okunduğunuz fakat bittiğinde bitmiş olmasını istemediğiniz kitaplardan.
07.04.2014

Kurgu romanlar içinde en çok beğendiklerimden birisi de açlık oyunları oldu. Tüm seriyi okudum daha sonra filmi çıkmış, izleyince biraz hayal kırıklığına uğradım doğrusu. Her zaman olduğu gibi kitap daha eğlenceli.
Filmi çıkan kitaplarda mutlaka önce kitabı okumanızı tavsiye ederim. kendi hayal gücümüzle baş başa kalmanın tadını filmler hiç bir zaman veremez.